Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Presleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırma
- Aykırı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıt Olmak
- Buyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emir, Ferman, İrade, Egemenlik
- Vestiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askılık
- Ödünleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödün
- Küşümlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Kuşkulanmak
- Doyunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıka Basa
- Keşifçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu
- Tren Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir Yolu
- Anofel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimil
- Uymaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı
- Defansif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunmalı
- Bütünleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkmal, Tamamlama
- Cılk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık
- Elemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıklamak, Ayırmak, Çalkalamak
- Halas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulma, Kurtuluş
- Doğaüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü
- Yetke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Velayet, Otorite, Sulta
- Elvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alacalı
- Parlamaz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sönmek
- Cibillet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy
- Şatu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraça
- İtilaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
- Durumunda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde
- Tezayüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- İkrah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenmek, Tiksinmek
- Gayretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışkan, Azimli, Çabalı
- Yahşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Güzel
- Aranmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırılmak, Yoklanmak, Arzu Edilmek, Özlenmek
- Yer Sıçanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek
- İçki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cam, İçecek, İspirto, Tütsü
- Azletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Azat Etmek, Kenar Etmek
- Sudan Ucuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava
- Tebliğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Çıkış, Maruza, Bildirme, Eriştirme, Değirme
- Sızanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivilce
- Gerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu
- Azgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azmış, Azılı, Coşmuş, Taşmış, Ele Avuca Sığmaz, Haşarı
- Geri Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak, İade Etmek
- Havlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürümek
- İdentik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş
- Armonika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıka
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü