Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Radikal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten, Köklü, Kesin, Köktenci
- Vize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmi İzin; Ara Sınav
- Fesholunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Gönderilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Müstamel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Sarsılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek
- Bedaheten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, İrticalen
- Yastağaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapak Balığı
- Mayalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Irak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzak
- Darülaceze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünler Evi
- Gayri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Başkası
- Susığırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Revize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Birlikte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraber, Beraberce, Birge, Bir arada, Hep beraber, Yanında, Beraberinde, Bile, Müşterek, Ortaklaşa
- Sermaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapital, Konu, Servet, Varlık, Anamal, Başmal, Anapara
- Pres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırıcı, Mengene, Baskı, Cendere
- Irakgörür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürbün, Teleskop
- Turuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenci
- Süre Aşımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müruruzaman, Zaman Aşımı
- Aleni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortada, Açık, Meydanda, Belli
- Şanson kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melodi, Şarkı
- Kimlik Belgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik
- Sızlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınma, Şikâyet, Vızıltı, Yaygara
- Şartlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullamak
- Rehber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kılavuz, Önder, Yönetici
- Cüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parça
- Satır Arası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İma
- Acıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrıtmak, İncitmek, Yakmak
- Sayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Nüsha, Skor, Nicelik
- Yere Devrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- Mide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kursak, Aşkazan, İç, İşkembe, Karın, Yürek
- Düzeltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Toplamak, Yapmak
- Çalıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koç, Antrenör
- Canhıraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzücü, Yürek Paralayan, İç Acıtan, Kulak Tırmalayan, Tüyler Ürpertici
- Arkeoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazıbilim, Kazı Bilimi
- Departman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbölümü, Bölüm
- Vadeli Hesap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vadeli Pul
- Öğüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, Nasihat
- Layık Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
- Salınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Raks
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü