Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Rast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Düzgün, Tesadüf
- Binaenaleyh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bundan Dolayı, Dolayısıyla, Buna Göre, Bunun İçin, Bundan Ötürü, Bunun Üzerine
- Kimyasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimyevi
- Tıkıldatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıklatmak
- Anüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkılık, Şerç
- Terslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Reddetmek
- Nevazil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezle, İngin, Duma
- Refik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Dost, Eş, Koca, Zevç
- Adım Adım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- Döşemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Alakasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz
- Göcen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kedi, Pişik
- Pozitivizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olguculuk
- Ampirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel
- Sıçandişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Büyülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Bırakmak, Efsunlamak, Cadılamak, Sihirlemek, Teshir Etmek
- Şappadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apansız, Ansızın
- Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Geçmek, Konaklamak, Konmak, Oturmak, Tutmak, Yaşamak, Yetinmek
- Ateş Balığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sardalya
- Bir Tahtada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yekten
- Bidayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlama, Başlangıç
- Revir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Odası
- Ceviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koz, Yangak
- Bezen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs
- El Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaları, Yabancılar
- Uydurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan
- Oyunbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenci, Oyuncu, Palyaço
- Viyak Viyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Inga Inga
- Ağıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hale, Ayla, Saya
- İzleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takip Etmek, Takip
- Yorumlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şerh, Tabir, Tefsir
- Melun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlenmiş, Lanetli, Kargışlı, Kötü
- Mübadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Değişim, Değiş Tokuş
- Atkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Kaşkol
- Azami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maksimum, En Çok, Olanca, En Yüksek, En Büyük
- Dobra Dobra Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yüzüne Demek
- Gidiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum
- Cebriye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgıcılık, Kadercilik, Fatalizm
- Arzulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstek Duymak, Özlemek, İstemek
- Bağdaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak, Anlaşmak, Uyuşmak, Uymak
- Hoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenilen, Güzel, Körpe, Leziz, Maskara, Matrak, Şirin, Yumuşak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü