Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Reddol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defol
- Bedbaht Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek
- Nasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabar
- Ban Yağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hint Yağı
- Karakteristik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksel, Özyapısal
- Oyunbozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Ondüle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık, Kıvrık, Dalgalı, Kıvrılmış (Saç)
- İniş Yokuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Nohut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezelye
- Zaruret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluluk, Sıkıntı, İhtiyaç, İcap, Yoksulluk
- Muhtaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Gereksinimli, Eksikli
- Prefiks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önek
- Gramer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilgisi
- Leb kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dudak
- Azade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Özgür, Erkin, Başıboş, Bağımsız
- Konjonktivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı
- Kapak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kap
- Çetince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çetin
- Manav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğerti Satan, Sebzevatçı
- Program kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlence, Bağdarlama, Tasarı
- Dopdolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıncahınç
- Termik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıl
- Fedakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özverili
- Dam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Örtü, Eş, Çatı, Köy Evi, Ahır, Tutukevi, Hapishane, Kavalye
- Öd Kesesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safra Kesesi
- Kur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzey
- Çalışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul
- Binmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Katılmak
- Metropol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anakent
- Şehvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kösnü
- Meşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orman
- Otel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konakçı, Mihmanhane, Yolcu Evi, Misafirhane
- Yalaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Dalkavuk, Sırnaşık
- Ertelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
- Havayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş
- Çoğaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksir
- Tepirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemek
- Sıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
- Erken Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Stilist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçemci
- Masraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gider, Harç, Sarfiyat, Harcama, Araç Gereç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü