Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Beis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Uygunsuzluk, Kötülük, Zarar
- Halüsinasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsanı
- Serin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Soğuk, Salkın
- Sinerji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevdeşlik, Güç
- Nallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takavlamak, Öldürmek
- Mütecessis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı, Meraklanan, Meraklı
- Dalbadal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyderpey
- Sınırsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Gurbetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadelci, Elgin
- Ayrımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı
- Kapital kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye, Anamal, Başmal, Meta, Resülmal
- Yalabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Parıltı, Güzel, İkiyüzlü, Kaypak, Sevimli, Şimşek, Yakışıklı, Oynak Alev
- Fütur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezginlik, Usanç, Umutsuzluk
- Hamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ Yatak
- Oğrun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlice
- Tahmin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Ummak
- İlkyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar, Bahar
- Yakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakacak, Yanacak
- Bilimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgin
- Prediksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet
- Kımıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek, Deprenmek, Kımıldanmak, Kıpırdamak, Oynamak, Sallanmak
- Uca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce
- Düzyazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesir, Mensur, İnşa
- Yoksun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrum, Muhtaç
- Dini Hikaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menkıbe
- Çevrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devir, Devre
- Vardırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek
- Kumbara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle
- Dürüstlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk, Namus
- Mücerret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Soyut, Evlenmemiş, Yalnız, Ancak
- Vesait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt, Araçlar
- Baş Başa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Bilfiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Olarak, İş Edinerek, Gerçekten
- Bildirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Tebliğ
- Limit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınır, Son Had
- Keski kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırnak
- Tenge Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak
- Dekovil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Demir Yolu
- Adale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kas
- Maslahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstişare, İş, Mesele
- Kasavet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü