Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sahteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
- Mezarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabristan, Gömütlük, Sinlik
- İşaretleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmleme, İma
- Kimyacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnebilimci
- Ünalga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diktafon
- Donatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teçhizat
- Esasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Asal, Esas
- Zibil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp
- Çıkış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ, Yokuş
- Asrilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlık, Çağcıllık
- Halis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Katışıksız, Arı, Saf, Katkısız, Süzün
- Küseğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım
- Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
- Betik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitap, Mektup, Tezkere, Pusula
- Dürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahana
- Südremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş Olmak, Esrimek
- Muhabbet Tellalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Soysuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cibilliyetsiz, Alçak, Asılsız, Nesilsiz, Pespaye, Dejenere, Ahlaksız
- Bırakı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gedik, İmtiyaz
- Öfke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Sinir, Kızgınlık
- Andıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtıra, Ajanda
- Sayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Nüsha, Skor, Nicelik
- Seyyanen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşit Olarak, Eşitçe
- Güle Güle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakşı Yol
- Yer Kabuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryüzü
- İsticvap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorgu
- Pişeğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
- Teehhül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
- Uşak Salma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
- Ağızsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Yumuşak Huylu
- Leziz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lezzetli, Hoş, Güzel, Zevkli, Latif, Tadımlı
- Savran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
- Tasım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyas
- Helâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet, WC, Abdesthane, Yüz Numara, Ayak Yolu
- Emsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Yaşıt, Eşit, Denk, Numune, Örnek
- Tezelden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Başörtülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarplı, Örtülü
- Razı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Bulan, Benimseyen, İsteyen, Onaşmış, Onaşık
- Tavır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra
- Danışman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maslahatçı, Müşavir
- Fırıldakçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü