Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sarılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek, Girişmek, Kucaklamak, Yapışmak, Dolamak, Ele Almak
- Define kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömü
- Müsteşar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcısı, Yönetken
- Uzanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Nitelik, Ölçü, Özellik
- Fire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksilme, Eksik, Noksan, Ağırlık Yitimi
- Haliç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koy, Körfez
- Çığ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kar Uçkunu
- Takdis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsamak
- Fiili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemsel
- Öldürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek, Katletmek, Kırışmak, Temizlemek, Vurmak
- Titrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak
- Koruyucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hami, Kalkan, Muhafız, Vaki
- Havut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deve Semeri
- Zooloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılkıbilim
- Bol Bolamat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah
- Otlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otarmak
- Çatık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan, Asabi, Sinirli, Öfkeli
- Kayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayın Ağacı
- Meram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Gaye, İstek, Maksat, Erek, İstem
- İletişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirişim, Haberleşme, Komünikasyon, Muhabere, Ünsiyet
- Destur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Savulun, Müsaade
- İcazet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, İzin, Müsaade, Onay
- Zatürre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batar, Akciğer Yangısı
- İlk Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acil Yardım, Tacilî Yardım
- Güle Güle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakşı Yol
- Blucin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kot
- Geçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasından Çıkmak, Akmak, Etkilemek, Tesir Etmek, Atlamak, Aşmak, Bırakmak, Bitmek, Buyurmak, Girmek, Gitmek, Harcamak, İşlemek, Kalmak, Kapmak, Olmak, Oturmak, Sirayet Etmek, Sönmek, Tükenmek, Vazgeçmek, Yaşamak, Yermek, Yürümek
- Variyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsıl
- Takışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muteriz
- Cam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Kadeh, Pencere, Şişe, Sırça
- Havlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak
- Otağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
- Yargı Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- Sınırdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemhudut
- Fan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervane, Vantilatör, Yelletke
- Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Devir, Gündüz, Güneş, Sıra, Tarih, Zaman
- Oyçokluğuyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyetle
- Mücahede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayret
- Huy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damar, Doğa, Hasiyet, Haslet, Mizaç, Seciye, Tabiat, Tıynet, Yaradılış, Âdet, Alışkanlık
- Sinirlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asabileşmek, Kızmak, Köpürmek, Öfkelenmek, Feveran Etmek
- Reviş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş, Tutum, Yol
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü