Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Seher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansal, Sabah
- Vali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlteber, İlbay
- Şarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolum, Yükleme
- Anıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Estelik
- Semi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşitme
- Kısacası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasılı, Velhasıl
- Gaddar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Cani, Hınzır, İnsafsız, Kıyıcı, Merhametsiz
- Harp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, Savaş, Muharebe
- Savsöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda Sözü, Slogan
- Velinimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Halaskâr, Hami, Havadar, Bağışçı
- İnsanperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsancıl
- Kırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Düzey, Nitelik, Seviye
- Sosyoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilim
- Gür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Feyyaz
- Gaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pot, Yersiz Hareket, Yersiz İş, Falso
- Nısfınnehar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğlen
- Restore Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak
- Salat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namaz
- Cıbıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Kanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katil
- Gübür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp, Süprüntü
- Ödeşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas, Sayışma, Fit
- Nisaiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hastalıkları
- Gedik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı
- Kuvvetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir, Güçlü, Keskin, Saygın, Üstelik, Üstün
- Delta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatalağız
- Öğütleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat
- Reji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetim, Yönetme
- Stajyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişimci
- Radyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
- Goygoy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilenme, Şakşakçı
- Yakışıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Kıvrak, Yaraşıklı
- Kuyu Anası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü, Umacı
- Sürür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
- Köklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
- Gidişat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Davranış, Tutum
- Kılıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
- Mazruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçerik
- Etlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semirmek, Şişmanlamak
- Çenebaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalçene, Konuşkan, Lafçı, Boşboğaz, Nakkal
- Abla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Bacı, Aba, Bacı, Mama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü