Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yeksan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Düz, Eşit
- Düğümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
- Çökertmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçürmek
- Jeodezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerölçüm
- Kısaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksir
- Plüralizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğulculuk
- Aleni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortada, Açık, Meydanda, Belli
- Ayak Oyunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Gülle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara, Kurşun, Mermi, Top Mermisi
- Mangal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Közlük, Korluk
- Bakınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Erdemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksek
- Vücut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
- Çare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu
- Direk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazık, Sütun
- Telaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
- Padişahlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanlık
- Şartlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şerait
- Radyoaktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işın Etkin
- Sağın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sahih
- Koltuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pohpohlamak
- Sefil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Kembağal, Yoksul, Perişan, Zavallı, Bayağı
- Organizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme, Kuruluş, Kurum, Teşkilat, Örgüt
- Rezil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Aşağılık, Kepaze, Rüsva, Adi
- Laiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgenlik
- Türkolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türk Bilimci
- Dişisel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şuh
- Midi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orta
- Fistül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akarca
- İstifa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekilim, İşinden Çekilme
- Abdest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzu
- Bücür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Tefek, Kısa Boylu, Bodur
- Konuşamayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
- Dolgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Şişko
- Engelleyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı
- Çattırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletmek
- Süzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahmur, Güçsüz, Zayıf
- Devran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Çağ, Dünya, Kader, Talih, Zaman, Yaşam Ve Evren
- Budur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Cebel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ; Sahipsiz, Boş Toprak
- Belen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Bel, Tepe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü