Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sormak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Bilgi İstemek, Sual Etmek, Açıklama İstemek, Soğurmak
- Hassaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilhassa, Özellikle
- Dramatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Pinpon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı
- Zorba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi, Baskıcı, Acımasız
- Naşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Kifayetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
- Tamir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Yapmak
- Lep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dudak, Kenar
- Sabah Sabah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin
- Ön Deyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet, Ön Söz
- Cesur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acar, Dayı, Gözü Pek, Cesareti Olan, Yürekli
- Hemasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş
- İtilaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
- Söylem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Telaffuz, Tez
- Götürge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asansör
- Güvenilmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kancık
- Cedelleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Tartışmak, Uğraşmak
- Ateşli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşkun, Hararetli
- Adam Sendeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz, Umursamaz, Vurdumduymaz
- Apaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuç
- İdrak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Algılamak, Anlamak, Erişmek, Kavramak, Ulaşmak
- Devinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldanmak
- Yakacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt, Mahrukat, Karaçıban, Odun, Kömür
- Tanıdık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanış, Yâr, Dost
- Dekoratör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç Mimar
- En kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İşaret
- Tüyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kopya
- Tevil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
- Medcezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
- Absürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız
- Talipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Talip
- Berduş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Serseri, Bozuk, Pis
- Akse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kriz
- Meslektaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Çekilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalmak, Katlanmak, Üstlenmek, Vazgeçmek, Yok Olmak
- Sakametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Sarkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Çıkarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstidlal
- Sıkıntısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Hafif
- Pintilik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü