Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Spor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beden Eğitimi, Jimnastik; Üreme Cisimciği
- Yalgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilgım, Serap
- Bigâne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz, Aldırışsız, Yad, Yabancı
- Vadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Tarz, Yol, Koyak, Derey, Geçit
- Felaket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Bela, Afet, Kaza, Ateş
- Faraziye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsayım, Hipotez
- Nagehan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birdenbire
- İnkıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Pazarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
- Sekans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Dizi
- Sınaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
- Fire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksilme, Eksik, Noksan, Ağırlık Yitimi
- Nakil Aracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt
- Oba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır, El, Ova, Yazı
- Islah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Yağma Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmalamak
- Dolay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf, Çevre, Havali, Yöre, Civar, Ufuk
- Tahıldöven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düven
- Kayağantaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arduvaz
- Vizite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim Hakkı, Muayene Ücreti
- Payansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Galibiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenme, Yengi, Zafer
- Dermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Toplamak, Teker Teker Toplamak, Devşirmek
- Şakramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
- Hıncahınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dopdolu, Ağzına Kadar, Tıka Basa
- Uyarlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetabuk, Adapte, Adaptasyon
- İşlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atölye, Gömlek
- Yargıevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- Parçalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek, Paralamak, Sındırmak
- Bozukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Fesat, İllet, Sekte
- Tutarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara
- Müttefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik, Bağdaşık, Bağlaşık, Oyda Bir
- Haset Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
- Tarafından kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamanından, Aracılığıyla, Türünden, Çeşidinden
- Arif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Bilge, Sezgili, Bilikli, Anlayışlı
- Vahvahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
- Saylav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mebus, Milletvekili
- Cağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banyo
- Soygunçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaki
- İçecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçilecek, İçki, Meşrubat
- Elbise kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Esvap, Libas, Urba, Giyecek, Giyim, Paltar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü