Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Oğlu, Evlat
- Yakut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saha
- Teberru Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Asabileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Sinirlenmek
- Kayın Peder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
- Muhip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seven, Dost
- Dinleme Salonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
- Ukmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Düşünmek, Paykamak
- Tacilî Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
- Deruni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Beynelmilel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası, Milletlerarası, Enternasyonal
- Yeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havai, Gayriciddi
- Tahtaboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teras
- Müddetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreli
- Tohum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil, Sülale
- Buhurdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tütsülük
- Mahzurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakıncalı
- Prezantabl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Şekvacı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
- Tabanvay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Kayarto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun
- Hayatileşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahakkuk
- Mıhlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakmak
- Deste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlam, Bağ, Demet, Grup, Hizip, Öbek, Kabza
- İskambil Kâğıdı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt
- Yumulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Girişmek, Saldırmak, Kapanmak, Örtülmek
- Kovuşturma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Araştırma, Takibat, İstintak, Takip
- Bakılırsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Kanaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İnanç, Kanı, Kanıklık, Soğum, Yetinme, Doyum
- Mırıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Homurtu
- Redakte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzelti
- Midi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orta
- Laçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laçın
- İkircik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, Tereddüt, İşkil, Kararsızlık
- Tutarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara
- Harcanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Hezel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Mizah, Şaka
- Müdrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamış, Aklı Ermiş
- Taziye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başsağlığı
- Hiyerarşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece Düzeni, Koram
- Dayandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü