Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Star kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız, Ünlü, Meşhur
- Sahra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Çöl, Ova
- Üzerine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dair, Hakkında
- Savrukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsizlik
- Kötek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baston, Dayak, Sopa
- Tasarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasavvur, Dizayn
- Kesilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Yorulmak, Bitkinleşmek, Makaslanmak, Kapatılmak, Beğenmek, Benzemek, Dönmek, Durmak, Ekşimek
- İvazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamir
- Yetiştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici
- Neymiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güya
- Nevbenev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Envai Çeşit
- Anlayışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Dümbelek, Geri, Köylü
- Laptop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizüstü
- Afişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri
- Şebeke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Kanalizasyon, Kuldur Destesi, Örgüt, Kimlik Kartı
- Taharri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arama, Araştırma
- Sabote Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baltalamak
- Esirgemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Bağışlamak, Himaye Etmek, Sakınmak, Saklamak, Diriğ Etmek
- Yararlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faydalanmak, İstifade Etmek, Anlamak, İstismar Etmek
- Becayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Almaş, Karşılıklı Yer Değiştirme
- Gerdanbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdanlık
- Tanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahit
- İlbay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vali
- Mıhlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimdik, Sabit
- Rıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteme, İstek, Onaşma, İzin, Olur
- Kumar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun
- Totemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onguncu
- Turunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenç
- Teveccüh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek
- Ahali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Halk, El, Nüfus
- Ergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmiş, Olgunlaşmış, Reşit, Kemale Gelmiş
- Sömürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar
- Din İşleri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyanet
- Mecruh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaralı
- Sağaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi
- Isırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalamak, Dişlemek, Yemek
- Conta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtaç
- Liyakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik, Kifayet, Uygunluk, Yaraşırlık, Leğim, Yararlık, İfayet
- Kibar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kostak, İnce, Nazik, Zarif, Değerli, Efendi, Seçkin, Soylu, Zengin, Şık, Köklü
- Tifüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Lekelihumma
- Yönelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteveccih
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü