Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Stma ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Pimpirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane
- Scanner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarayıcı
- Kandırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatıcı, Güzel
- Sınalgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Televizyon
- Seher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansal, Sabah
- Bilmukabele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık Olarak, Ben de, Size de, Sizlere de
- Muhakkak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle, Mutlak, Sağlam, Şüphesiz, Her Durumda, Ne Olursa Olsun
- Bağlı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
- Asgari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Az, En Aşağı, En Düşük, En Azından, Minimum, Azra
- Kesafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Yoğunluk
- İkna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnandırma, Kandırma, Kanış Verme
- İhtiyari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest
- Ankebut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Lütuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Yardım, İhsan, İnayet, Nimet, Atıfet
- Dozer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol Düzler
- İcmal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Göstermelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Numunelik, Numune, Örnek, Mostralık
- Güdülebilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü
- Efendilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usluluk, Terbiyelilik, Kibarlık, Ağırbaşlılık, Neciplik
- Poligam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokeşli
- Bilumum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Kamu
- Tefriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşemek
- Tekebbürlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenmek
- Hor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Aşağı, Önemsiz
- Arpa Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bira
- Hidrosfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suyuvar, Suküre, Su Yuvarı
- Ehliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki
- Okutman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muallim
- Başsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reissiz, Amirsiz, Öndersiz, Lidersiz, Şefsiz
- Kumandan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komutan
- Sosyalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumculuk
- Kıya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinayet
- Arık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Su Yolu, Temiz, Güçsüz, Enez, Cılız, Sıska, Zayıf, Kuru, Çorak
- Eğleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Eğlenmek, Kalmak, Yaşamak, İkamet Etmek, Tevakkuf Etmek
- Ayaktopu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Futbol
Doğrusu Ayak Topu Şeklinde Yazılır.
- Mütezayit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artan, Çoğalan
- Recmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşlamak
- Damla Taş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıt
- Öykü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hikâye
- Mundar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murdar, Kirli, Pis
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü