Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Susturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Gidermek, İlzam Etmek
- Tecahül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmezlenme
- İşte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu, Budur, O, Odur
- Yalaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalım, Alaz, Alev
- Suçlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtham, Töhmet
- Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkyaz, İlkbahar, Yaz, Baharat
- Bölünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üleşmek
- Kavrama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal
- Markaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölgeleme, Adam Tutma
- Ilgım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serap
- Üzülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Üzgün
- Minkab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgu
- Huy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damar, Doğa, Hasiyet, Haslet, Mizaç, Seciye, Tabiat, Tıynet, Yaradılış, Âdet, Alışkanlık
- İcazetname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma
- Mümin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanan, İnançlı, Müslüman
- Mağşuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Velur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadife
- Selametlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlamak
- Göveri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Saldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Hücum Etmek, Salmak, Sarmak, Yürümek, Taarruz Etmek, Tecavüz Etmek
- Birlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek
- Gözgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Fevkalbeşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst İnsan; İnsanüstü
- Bismillah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besmele
- Yatalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatağan, Hastalıklı, Zayıf, Tifo, Tembel
- Tekvin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
- Kısaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Kısa
- Mütetebbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı
- Tutulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Balık Adam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgıç
- Hali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız, Tenha
- Mest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, Kendinden Geçmiş
- Kılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyafet, Eşkâl, Giyim, Üst Baş, Kisve
- Samut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suskun
- Hatalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Suçlu, Yanlış
- Far kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
- Kımıldatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahrik
- Çokeşlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Poligami
- Brulör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakaç
- Soğutmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü