Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Talihsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şanssızlık
- Kodes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane, Cezaevi, Tutukevi, Karakol
- Dâhilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ökelilik, Deha
- Tebrik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlamak
- Güveni Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek, İnanmak
- Sembolizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simgecilik
- Gurk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuluçka, Erkek Hindi
- Ocumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ürkmek
- Aşındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemirmek, Yemek
- Basur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Hemoroit
- Bey Soylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil
- Şartlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullu, Koşula Bağlı, Meşrut
- Prezantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtma, Sunma
- Mızıka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bando; Ağız Armonikası
- Selvi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servi
- Kibritçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
- Cıvıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık Olmak
- Üçteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Triportör
- Yaratma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk
- Taşınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Nakil
- Sağtöre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahlak
- Teslimiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtaatkârlık, Verinme
- Okumamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil
- Aksi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız
- Kaynaklar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
- Cerrah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Operatör, Yarman
- Kumandan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komutan
- Konstellâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takımyıldız
- Astana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşik
- Açık Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimi
- İcareye Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiralamak
- Külli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genel; Tümel
- Bildiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ, Tebligat, Beyanname, Beyanat
- Isınamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
- Başmakale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazı
- Değinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dek, Temas
- Mağlubiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilgi
- Seçilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Atalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik, İşsizlik, İşsiz Kalma, Gevşeklik, Uyuşukluk, Süredurum, İşlemezlik, Dinginlik, Durağanlık, Hareketsizlik
- Avare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Aylak, Başıboş, İşsiz, işsiz Güçsüz
- Bulaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek, Sürülmek, Sirayet, Çatmak, Çıkmak, Girmek, Sataşmak, Sirayet Etmek, Sıvışmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü