Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Taraftar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yandaş, Yanlı
- Kilit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç
- Yapılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri
- Özel Olarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Hususen
- İspirtocu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
- Başkaları kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem
- Şov kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Küçük Dil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilcek
- Yağdanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağlık, Dalkavuk
- Akustik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanım, Yankılanış, Yankıbilim
- Ebedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Bengi, Ölümsüz, Bitmeyen
- Sıkıntılar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessürat
- Yıvışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Kaygan, Yapışkan, Yılışık
- Defin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömme
- Dumanlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak
- Sermaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapital, Konu, Servet, Varlık, Anamal, Başmal, Anapara
- Görgülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Efendi
- Miskinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıymıntılık, Uyuşuk
- Dolap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Fırıldak, Hile
- Haksızca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizce
- Pürizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özleştirmenlik
- Çap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basmak, Tabetmek, Yayımlamak
- Gök kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feza, Gökyüzü, Sema, Uzay, Yetişmemiş, Asuman
- Tütsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhur, Duman, İçki
- Lekelihumma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
- Müşteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Alımcı, Haridar, Satın Alan
- Not Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
- Ağızotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yem
- Badire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Güçlük, Zorluk, Tehlikeli Durum
- Karakabarcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karayanık, Yanıkara, Şarbon
- Arızalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dalgalı, Engebeli
- Bağırsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç
- Bükülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
- Esrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dumanlı, Sarhoş, Esrimiş, Mest
- Acılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Keskinlik, Kinayelilik, Meraret, Sertlik, Tüntlük, Uğursuzluk, Zehirlilik
- Eğirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Ayrılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Nabekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Haylaz, Serseri
- Kılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etmek, Yapmak
- Oldu Bitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki
- Cenkleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Savaşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü