Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Biricik, Birlik, Hiç, Hiçbir, Salt, Sessiz, Tekil, Tenha, Uslu, Vahit, Yegâne, Yalnız, Yalnızca, Sadece
- Yürekten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, İçten
- Akım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cereyan, Akıntı, Hareket
- Görünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Başlamak, Benzemek, Gelmek, Göstermek, Gözükmek, Tezahür Etmek, Zahir Olmak, Mevcudiyetini İzhar Etmek
- Darlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk, Yoksulluk
- Cimri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Hasis, Eli Sıkı, Ekti, Kısmık, Nekes, Sıkı, Varyemez
- Antitez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Sav
- Paniklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkmek
- Süzük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf
- Esatir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylencebilim, Mitoloji
- Düzeltici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musahhih
- Dekor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara
- Nezaketle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
- Hakeza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Böyle
- Mermi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Kurşun
- Bakılırsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Etraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Çevre, Muhit, Ortalık, Yöre, Yanlar, Taraflar, Dolay, Yakınlar
- Sülâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy Sop, Aile, Ev, Hanedan, Soy, Tohum, Ocak
- Gösterge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İm, İşaret, Nişan, İndikatör, Müşir, Belirtke
- Trajik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feci
- Bahis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konu, Mevzu, Öcür, Söz, Laf
- Ayran Ağızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze
- Tehlikesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emin, Korkusuz
- Kapasite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
- Katılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Kazalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
- Muta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veri
- Haşyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku
- Olanaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Mümkün, Olabilen, Olabilir
- Çökme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Süratli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı, Seri, Tez, Çabuk
- Jartiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorapbağı
- Aykırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Karşıt, Münasebetsiz, Uymayan, Çapraz, Huysuz, Marjinal, Çap, Muhalif, Tersine, Zıddına
- Sefer Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezmek
- Şayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Değer, Layık, Uygun
- Tanılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımak, Teşhis Etmek
- Küseğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım
- Ray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demiryolu
- Allame kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin Bilgin, Çok Bilen
- Mümeyyiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtman
- Zinet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs, Ziynet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü