Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dinginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet
- Kürdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diş Çöpü
- İstismarcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürücülük
- Şakul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekül
- Seyran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinmek, Gezmek
- Pastoral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çobanıl
- İflas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
- Yeregeçen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havuç
- Litre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lotra
- Tenis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alantopu
- Görümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldız
- Yazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muharrir, Edip, Kalem, Müellif
- Elvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alacalı
- Sükse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarı, Gösteriş, Çalım, Hodpesentlik
- İsraf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harcamak, Savurmak
- Mucitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılgıcılık
- Çarpınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
- Sohbet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Işıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
- İtham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlama, Suçlu Görme
- Müsennem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- O Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- Metruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakılmış, Kullanılmayan
- Yakarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvarmak, Niyaz, Tazarru, Hahiş Etmek
- Olaysız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütliman
- Dest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takım
- İstihkak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Hak Etme
- Tarz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Usul, Yoldam, Ezgi, Hava, Merkez, Minval, Soluk, Suret, Şekil, Tempo, Tür, Vadi, Yol, Stil, Konsept
- Türedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıpçıktı
- Münfesih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Sıkılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Çekingen
- Halka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kangal
- Hâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hal
- Tahattur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
- Kadıntuzluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıçalı
- Fıttırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
- Kösteklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağılamak, Engellemek
- Dayamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söykemek, Ulaşmak, Uzatmak, Varmak, Vermek, Vurmak, Yaslamak
- Kazamat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
- Açıkgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Uyanık, Cingöz, Jandarma
- Sakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Çirkin, Kaba, Sıkıntılı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü