Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Teokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerkçi
- Koşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek
- Onat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Düzgün, Muntazam, Yarar, Salih, Ahlaklı, Uygun
- Çitmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik
- Kayın Peder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
- Akılsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Delikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kevgir
- Manyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Müptela
- Anamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye, Kapital
- Adlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Sabah Akşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Devamlı, Sürekli
- Katmerleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Yoklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Araştırmak, Bakmak, Kontrol Etmek
- Franchising kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adülev
- Ashap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahipler, Sahabeler
- Taayyün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Kail Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
- Revaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlilik, Sürüm, Geçerlik
- Nezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adak
- Kazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sopa
- Kepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Yıkılmak
- Talipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Talip
- Nail Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Erişmek, Kavuşmak, Ulaşmak
- Sahabet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak, Korumak
- Usa Vurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme
- Erk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktidar, Kudret, Kuvvet, Nüfuz
- Eğitimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
- Vurulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevdalanmak
- Turunçgiller kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenciye
- Cansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmüş, Bitkin, Güçsüz, Hareketsiz, Durgun
- Moruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, Baba, İhtiyar, Koca
- Irk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy
- İsevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hristiyan
- Tur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Dolaşma, Devir
- Ziyasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
- Öğretici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Didaktik, Öğretmen
- Yanaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhalif
- Peyrev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzinden Giden, İzleyen, İzleyici
- Pişmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
- Kademe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Pille
- Melce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü