Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Trafik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş Geliş, Katnav, Seyrüsefer, Yol Hareketi, Yoğunluk
- Metanetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Metin
- Tezat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Çelişki
- Verilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruz
- İstinatgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak
- Rezistans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç
- Ekometri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankıölçüm
- Karartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyahlık
- Sakıncasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emin
- Deve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lama
- Yozlaşmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoz
- Huzurevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erinçevi, Kocalar Evi
- Vehim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kurgu, Evham
- İşitsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sem'i
- Izrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar Verme, Zarara Sokma
- Sakatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Tomruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şalban, Tir
- Kıkırdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıkırdak
- İkiyüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürai, Riyakâr
- Umar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Nebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
- Hünkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişah
- Kovboy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığırtmaç
- İnsanüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalbeşer
- Selek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Konuksever
- Karışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
- Demir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Kuvvetli, Sert
- Loder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükler
- Şelâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan, Çavlan
- Dilimlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilmek
- Bilir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Agâh
- Portatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınabilir, Gezer, Gezici, Seyyar
- Kabar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nasır
- Tahsis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma, Özgüleme, Örüleme; (Aylık) Bağlama
- Sarhoş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olmak
- Bağımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimüstakil, Tabi
- Perakende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekten, Dağınık, Perişan
- Tertip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Sıralamak, Dizmek, Düzmek, Düzen Vermek, Düzenlemek
- Rappadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Kıraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü