Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerine Getirme; Ödeme
- Kötürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturak
- Mücerret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Soyut, Evlenmemiş, Yalnız, Ancak
- Menekşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benefşe
- Dizi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzüm, Kol, Saf, Seri, Sıra
- Beyinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akılsız
- Berbat Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kirlenmek
- Acımaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zalim
- Hobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkü, Meşgale
- İşyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memur
- Çarliston Marka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Rahatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin, Keyifsiz, Hasta
- Fıkır Fıkır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
- Neşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayram, Sefa, Sevinç, Şenlik, Şevk, Mutluluk, Gönül Açıklığı
- Gezinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak, Eğlenmek
- Necat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
- Tümdengelim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talil
- Derecede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Hakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağan
- Em kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Merhem
- Duygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas
- Karınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftleşmek
- Nazarî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- Gereklilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hacet, Lüzum, Zaruret
- Çakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Şimşek
- Donakalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Akça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Beyaz, Para, Nakit
- Sızıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıntı
- Zararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
- Sektörel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesimsel
- Gizlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak, Örtmek
- Seciye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf, Huy, Karakter, Yaradılış, Özyapı, Ira
- Gezmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin
- Andırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım
- Söykemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Yaslamak
- Akis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı, Yansıma, Tepke, Zıt
- Diksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleme Biçimi
- Çevirgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar
- Mira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lata
- Test kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deney, Sınav, Sınama, Araştırma
- Batak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bataklık, Batmış, Faydasız, Mahvolmuş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü