Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vikaye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Korumak
- Ayakkabı Çekeceği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerata
- Embriyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dölüt, Oğulcuk
- Nom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanun, Yasa
- Bir İki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birkaç
- Hatar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Risk
- Utkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer
- Kaldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak
- Zıtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Tezat
- Elmacık Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Sümüğü
- Ucuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehven, Adi, Bozuk, Erzan, Hesaplı, Makul, Düşük Ederli
- Kovmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Atmak, Defetmek, Gözetmek, Kovalamak, Savmak, Sepetlemek, Süpürmek
- Alçak Gönüllülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
- Seciye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf, Huy, Karakter, Yaradılış, Özyapı, Ira
- Bevliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdrar Yolları Hastalıkları, Üroloji
- Ayal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Eş
- Fırıldak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Fırfıra, Fırlangıç, Foya, Hile
- Çerçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci Esnaf; Tuhafiyeci
- Bilim Adamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilgin
- Eritmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Sıçanyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lağım Yolu, Yer Altı Yol
- Uzmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Marifet
- Ruhsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel, Ruhi
- Şin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Leke
- Rehabilitasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileştirme
- Riziko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Risk, Çekince
- Caiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde, Gerekli, Yerinde Sayılan, Yakışık Alan
- Malûl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökel, Engelli, Sakat, Şikest
- İce Tea kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buzlu Çay
- Hayırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Hayır, İyi, Yararlı
- Teras kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraça, Artırma, Seki, Dam
- Pozitivist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgucu
- Işıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Aydınlık, Mutlu, Ziyalı
- Cımbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Sürgün
- Ukde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğüm, Yumru, İçe Dert Olan, Acı
- Vasiyetname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyet
- Değmedüşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım
- Kocabaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaş
- İbadethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
- Yakışıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münasebetsiz, Ekşi, Müstehcen
- Yekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Kımıldamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü