Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Msaade ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- İstibdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Zorbalık, Sınırsız Monarii, Despotluk, Keyfe Bağlı Yönetim
- Stabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Düz, Kararlı, Oturmuş, Sağlam
- Endamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Kısa
- Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Sızı, Dert
- Sığa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapasite
- Anlamdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı, Müteradif, Sinonim
- Medih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övgü
- Hande kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülme, Gülüş
- Talipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Talip
- Hasretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık
- Filoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilim
- Tutarsız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek
- Sürsalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstüne Yürümek, Hücum Etmek
- Zirve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doruk, Tepe, Şahika
- Uğruna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Giderek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gittikçe, Tedricen, Yavaş Yavaş
- Saloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salak
- Yazın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edebiyat
- Nezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adak
- Fakül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benek
- Teklif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önerge, Öneri, Önerme, Salma, Yükleme
- Battal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşe Yaramaz, Kullanılmaz, Alışılandan Büyük
- Belirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meçhul, Müphem, Uçuk
- Bayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıdem
- Erginleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekemmül Etmek; Reşit Olmak
- Uyanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Açık, Açıkgöz, Agâh, Ayık, Kurnaz, Tetik
- Kovcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
- Arıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Aksaklık, Aksama, Çaparız, Engebe, Kusur
- Şartlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullu, Koşula Bağlı, Meşrut
- Süzük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf
- Vekillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
- Basık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak
- Vizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm, Ülkü, Sağgörü, Gösterim, İleri Görüş, Uzgörü
- Ariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödünç
- Altüst Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak
- İrdeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa
- Kavkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Objektivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnellik
- Deni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak (Kimse)
- Gerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü