Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Viladet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğuş
- Küşümlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Kuşkulanmak
- Sirkülâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım
- İllüstrasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeme
- Felç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla, İfliç, Nüzul, Sekte, İnme
- Ön Ad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat
- İdrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Erişme, Algı, Dimağ, Akıl Erdirme
- Ağlatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tragedya, Trajedi
- İtiraz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek, Yuhalamak
- Erdemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksek
- Ekosuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankısız
- Nakisa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur
- Nadinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Haylaz
- Taksim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüştürme, Bölme
- Hürriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük, Azatlık, Erkinlik
- İmtizaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Tadımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni
- Personalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiselcilik
- Üçüncül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sülasi
- Fark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
- Birinci Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel
- Cehennem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamu, Tamag, Tamağ, Tamuk, Tamug
- Tetanos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazıklıhumma
- Abartılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübalağalı, Mübalağakâr
- Sıkıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dar, Dumanlı, Kara
- Kombinezon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Düzenleme, Tertip, Kolsuz Entari
- Kayın Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayın
- İmaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmge, İzlenim
- Şak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarma, Yarılma, Yarık, Çatlak
- Olduğu Gibi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynen, Harfiyen
- Atlas Çiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaktüs
- Avare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Aylak, Başıboş, İşsiz, işsiz Güçsüz
- Turunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenç
- Lâtife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra, Şaka
- Sırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Keçi Yolu
- Şaşalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mat Kalmak, Şaşmak
- Tartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karar, Oran, Ölçü, Vezin, Çeki, Ağırlık
- Alıştım Yandım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardöner
- Spontane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlık, Kendiliğinden
- Müstemleke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürge, Tekel
- Enternasyonal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beynelhalk, Uluslararası, Beynelmilel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü