Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
dman ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Paleografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilim
- Maraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Sayrılık, Hastalık, Bozukluk
- Foga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş
- Dert Ortağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemdert
- Tamirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarman
- Önem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehemmiyet, Hüküm, Yer
- Gammazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuğullamak, Kötülemek, Satkınlık Etmek
- Boyuna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzunlamasına, Durmaksızın, Aralıksız, Arasız, Ara Vermeksizin
- Sözde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sanki
- Elzem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Lazımlı, Zaruri, Çok Gerekli, Vazgeçilmez
- Çevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Belde, Çember, Daire, Dolayı, Dünya, Etraf, Hava, Muhit, Ortalık, Ufuk
- Boğucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak, Sıkıntılı
- Eğitimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyeci, Pedagog
- Destekleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
- Mahfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklanmış
- Kronik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreğen
- Tekâsüf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak, Yoğunlaşmak
- Tenge Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak
- Komplo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Kasıt, Suikast, Tertip, Tuzak, Gizli Düzen
- Vizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm, Ülkü, Sağgörü, Gösterim, İleri Görüş, Uzgörü
- Bükülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim
- Ondalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşar, Aşari
- Kavis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yay, Eğmeç
- Mürailik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük
- Kıvançla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnuniyetle
- Hırgür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Dalaşma, Kavga
- Çatlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarmak, Kıskandırmak, Sıkıntı Vermek
- Direk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazık, Sütun
- Ziyaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Uğramak
- Haysiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu, Kişilikli
- Otomobil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araba
- Pırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Eskice, Eşya
- Tahassür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özleyiş, Özlem, Pıhtılaşma
- Işıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
- Kalbi Kırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Vurgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Muhtekirlik, Müptela, Soygun, Spekülasyon, İhtikar, İnme
- Bakaya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıntılar
- İndividüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bireysel
- Zerre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tozan, Molekül
- Karışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü