Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vitalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirimselci
- Delil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz
- Sessizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet, Sükût
- Aymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayılmak, Uyanmak
- Tin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruh
- Vermemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
- Lehim Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehimlemek
- Karnabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karnabahar
- Arak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ter
- Münakaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma, Atışma, Çekişme, Aytışma
- Sefarethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
- İnzibati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdari
- Üzünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü
- Kümes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İn
- Kazıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
- Nodullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- Maksimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami, Maksimum
- Asudelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık
- Huzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Işın Demeti
- Cebretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- Sızlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınma, Şikâyet, Vızıltı, Yaygara
- Çolpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceriksiz, Hünersiz, Acemi
- Yığın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütle, Küme, Kitle, Sel, Tepe, Toplu, Birçok
- İçtimai Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye
- Tıntın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Bomboş, Boş, Cahil
- Pezevenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümbük, Godoş, Muhabbet Tellalı, Kavat, Astik, Dasnik
- Sekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seki
- Mızrap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Kemik, Maden, Tezene
- Silindir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kubur, Yuvak
- Öğrenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İbret
- Bıktırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usandırmak, Bezdirmek
- Mecburi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu
- Huraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban
- Onmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak, İyileşmek
- İşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Etkilemek, Geçmek, Gitmek, Nakışlamak, Yürümek
- Arz Derecesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enlem
- Oynatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
- Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Görüş, Kuruntu, Rey
- Mülteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmacı, Sığınık, Sığınan
- İgrofobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teril Ürküsü
- Haberler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıklar, İstihbarat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü