Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vurma areti ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Çırçıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
- Çok Sözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Zifos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Yararsız
- İftiracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karacı
- Kovuşturma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Araştırma, Takibat, İstintak, Takip
- Kurcalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak, Araştırmak, Deşmek, Eşelemek
- Kompresör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
- Kuldur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu, Eşkıya, Harami, Haydut, Şaki
- İddia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sav, Taslama, İnat
- Yetki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salahiyet, Hak, Mezuniyet
- Eğe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaburga, Dıh
- Çullanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abanmak, Tedirgin Etmek, Tebelleş Olmak
- Şişmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiş
- Kadir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Güçlü, İtibar, Kıymet, Kudretli, Muktedir
- Güllü Kelem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karnabahar
- Dağarcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellek
- Vatanperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurtsever
- Karizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ergi, Etkileyicilik, Büyü
- Dobra Dobra Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yüzüne Demek
- Teltik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Yanlış
- Dökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak
- Sıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet, Vatan, Ulaşma, Kavuşma
- Işılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak, Parlamak
- Fiyort kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körfez
- Kovcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
- Zahmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Çile, Yorgunluk
- Uzun Dişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Hırslı, Tamahkâr
- Bozma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhlal, İptal, Tahrip
- Özerklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtariyet, Otonomi
- Pafta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yivaçar, Yivleç, Leke
- Güzellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Letafet, Yumuşaklık
- Görmezlikten Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmezliğe Vurmak
- Teferruat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay
- Plaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal, Çimerlik, Kumluk
- Sim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gümüş, İşaret
- Topa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Tomar
- Vitamin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıda
- Nezdinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanında, Katında
- Tavassut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık, Ara Bulma, Araya Girme, Aracılık Etme
- Lepirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü