Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uyutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Dışderi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ektoderm
- Komplo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Kasıt, Suikast, Tertip, Tuzak, Gizli Düzen
- Nutuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söylev, Söz
- Şantör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı (Erkek)
- Ambalajcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıtçı
- Soysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygar, Medeni
- Vitamin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıda
- Özür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazeret, Kusur, Sakatlık, Elverişsizlik
- Tevakki Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Sakınmak
- Susuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
- Şeklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak
- Zirai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımsal
- Dasitan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destan
- Duyarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anten
- Kısaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Budamak, Kasmak, Özetlemek
- Yepyeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görülmemiş
- Beleşçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedavacı
- İğneli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Kırıcı
- Darbımesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atalar Sözü, Atasözü
- Denemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Sınamak, Tecrübe Etmek
- Terzilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikmenlik
- Problematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorunsal
- Vaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Veriş
- Zirzibil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp, Süprüntü
- Heba Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahvetmek
- Keşiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabaş, Rahip
- Pardon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Affedin, Bağışlayın
- Kullanılır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaramak, Yerleşmek
- Acı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
- Alışılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek
- Oluşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Tezahür
- Sefih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Uçarı, Düşkün
- Kukla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelin
- Bilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alim
- Masör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovman
- Ezel Ebet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen
- Miat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre
- Dörtkenar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dörtgen
- Kıl Payı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neredeyse
- Maşeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü