Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yakında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçenlerde, Şimdi
- Temeyyüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Örgütlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkilatlanmak
- Islanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşarmak
- Sarkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kevgir, Rakkas, Pandül
- Pirelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Kuşkulanmak, Tasalanmak, İşkillenmek, Şüphelenmek
- Kâkül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perçem
- Etrafını Alarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre
- Tedenni Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gerilemek
- Boğunuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Kapalı
- Kalkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Davranmak, Girişmek, Havalanmak, Kabarmak, Taşınmak, Uçmak, Yeltenmek
- Pırasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze Nevi
- Hazırlıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
- Havale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, Devretme, Yüzetme, Göçürme
- Nesne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şey, Zat
- Deşelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Eşelemek, Karıştırmak
- Askat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ecza, Bölen
- Oba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır, El, Ova, Yazı
- Külhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennemlik
- Ölü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenaze, Müteveffa, Mevta, Cansız, Leş, Sönük, Güçsüz, Mefta, Naaş
- Beraberlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği, Müsavat
- Eskiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Ağı Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldıran
- Salpak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Derbeder
- Müdahale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışma, Araya Girme, El Atma, El Katma, El Sokma
- Basketbol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çembertopu
- Sabankıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayışkıran
- Yetersizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaaf
- Arabozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitneci, Münafık, Müzevir
- Süt Beyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bembeyaz, Apak
- Yoluyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolundan Giderek, Vasıtasıyla, Aracılığıyla, Yöntemiyle
- Bakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
- Lağvolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırılmak
- İtimatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenli, Güvenilir
- Keçiboynuzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harup
- İrsaliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönderi
- Vize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmi İzin; Ara Sınav
- Hamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ Yatak
- Sıkıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak, Kıstırmak, Tıkmak, Zorlamak
- Kovuşturulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takip
- İlerleyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyir, Tempo
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü