Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mdahale ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Komite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Encümen
- Yordam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviklik, Çalım, Meleke, Kılavuz, Yardımcı, Çabukluk, Yeti
- Mikser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpıcı
- Haberleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Muhabere
- Hadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydi
- Fondöten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Gâvur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz, Acımasız, Merhametsiz, İnsafsız, Gaddar
- Viyaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Çığırmak
- Tulü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğuş
- Sufle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltı
- Otoban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızyolu, Otoyol
- Konuşamayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
- Döküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çer Çöp, Değersiz, Enkaz, Kötü, Dökülüp Saçılmış, Ayak Takımı, İndifaat
- Nadiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrekçe, Tek Tük, Seyrek
- Bedaheten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, İrticalen
- Uğru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol; Hırsız
- Hortum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burağan
- Anmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak, Zikretmek
- Vezin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Tartı
- Onursal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahri
- Görelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağıntı
- Bulaşkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
- Yasak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasaklamak
- Sabahçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündüzcü
- Mükellefiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlü
- Acımaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zalim
- Tüketim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğaltım, İstihlak
- Lehtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar, Yandaş
- Postacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulakçı
- Elde Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkarmak, Sağlamak, Temin Etmek, Ulaşmak, Uydurmak
- Yaralı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecruh
- Uyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye
- Hürmet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak
- Gülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Söz Geçiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakim
- İntibak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Uyarlama
- Mahşer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa
- Zirizemin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodrum
- Arzuhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
- Dindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü