Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yakalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
- Geride Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Filan Falan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
- Eşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Aynı, Muvazeneli, Beraber, Müsavi, Tay
- Teleolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ereksel, Erekbilimsel
- Spesifik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgül
- Rafine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış, İncelmiş, Duygulu, Hassas, İnce, Nazik, Seçkin, Saflaştırılmış
- Arpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüşvet
- Teşkil Edilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkilatlanmak
- Ilıklaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıştırmak, Ilıtmak
- Gergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Sinirli
- Faziletli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erdemli, Yüksek
- Dolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komple, Meşgul, Yoğun
- İtaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtaatli
- Raddelerinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sularında
- Sürtünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürünmek
- Eğilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelme, Heves, Meyil, Nabız, Temayül
- Değinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Temas Etmek, İlişmek
- Kelem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahana
- Nitekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten, Nasıl Ki
- Bencilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hodpesentlik
- Sakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşen, Düşük; Merih, Mars
- Bellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çapalamak, Öğrenmek, Sanmak
- Teşekkül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Oluşum, Kuruluş, Kurulma, Örgüt
- Faraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutalım Ki, Sayalım Ki, Diyelim Ki, Varsayalım Ki, Söz Gelişi, Ola Ki, Farz Edelim Ki
- Yeksan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Düz, Eşit
- Çağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebek, Çocuk
- İttifak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
- Münkesir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın, Kırık
- Mihmandar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu
- Mürettiphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgiyeri
- Cumhur Cemaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cümbür Cemaat
- Fikirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı
- Tağşiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Malkoç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıncılar Ocağının Başı
- Doğrudan Doğruya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta
- Erişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Kamil, Kahil
- Put kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burkat, Haç, Fetiş, Sanem, Tapıncak
- Zifiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapkaranlık, Karanlık, Zulmet
- Dümdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artçı
- Heveslendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özendirme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü