Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Rafine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış, İncelmiş, Duygulu, Hassas, İnce, Nazik, Seçkin, Saflaştırılmış
- Saltanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sultanlık, Kağanlık, Bolluk, Şatafatlılık, Varsıllık
- Sürüm Değeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rayiç
- Çorba Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Eser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İm, İşaret, İz, Kitap, Ürün, Yapıt, Yayın, Belgi, Belirti
- Düşüncesince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Mahdut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı, Az, Basit, Dar, Kısıtlı, Sayılı, Çevrilmiş, Az Sayıda
- Hidroloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subilim
- Tüydürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
- Elbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
- Filhakika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten, Hakikaten
- Dağıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müvezzi; Distribütör
- Numunelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Göstermelik
- Zeval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme
- Sahte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Kalp, Uydurma, Yapmacık, Gastan
- Kari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuyucu, Okur
- Kurşun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Mermi
- Mağşuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Hazfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Gidermek, Kaldırmak, Silmek
- Car kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlan, Zar
- Fasih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Güçlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perçinlemek
- Tahtelbahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denizaltı
- Leşker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asker, Ordu
- Vasıflandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelendirme, Adlandırma
- İhanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hainlik, Hıyanet, Kötücülük, Sadakatsizlik
- Zümre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Takım, Grup, Camia, Cins, Topluluk, Tür
- Tamag kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Küp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Sirküler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Tamim, Duyurum
- Derecesinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Amudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikey
- Dert Ortağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemdert
- Bağlı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
- Heyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul
- Yüzölçümü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesahai Sathiye
- Arkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
- Tuhaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Antika, Cins, Garip, Gülünç, İlginç, Alışılmamış, Yabancı, Yadırganan, Şaşırtıcı, Anlaşılmaz
- Terbiyeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimli, Görgülü, Edepli
- Eloğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, El, Koca, Yabancı
- Huraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü