Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yalan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra, Uydurma, Dolma, Mantar
- Onursal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahri
- Hır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Dalaş
- Keşfeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
- Rab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı, İlah, Allah
- Şifalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltıcı
- Karikatürcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karikatürist
- Hristiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsevi, Nasrani
- Yakınlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Pörsümüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Porsuk
- Altın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Kızıl, Zer
- Aklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
- Bırakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütareke Yapmak
- Ayrıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Pranga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağı, Kandal, Zincir
- Kılıbık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avratağız
- Bağımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimüstakil, Tabi
- İdrar Torbası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavuk
- Lezyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranma
- Bunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçümsemek
- Filiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün, Töz
- Düçar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğramak
- İnziva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terkidünyalık, Köşeye Çekilme, Suğma
- Yalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Alev, Basit, Bezeksiz, Çıplak, Dal, Düz, Süssüz, Burhan
- Hapşırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksırık
- Uzun Etek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal
- Edeple kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
- Apotr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Çevrilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut
- Devirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Yıkmak, İçmek, Yuvarlamak
- Yasalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni
- Mortlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- O An kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- Astana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşik
- Baş Göz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirmek, Birleştirmek
- Sömürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
- Antagonizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezat
- Feyezan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket
- Benimsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Çıkmak, Kabullenmek, Onaylamak, Tesahup, Isınmak, Katılmak, Paylaşmak, Sarılmak, Tutmak
- Piknik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır Aşı, Seyir, Kır Yemeği
- Sümbül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü