Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yamanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek
- Zürriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Kuşak, Soy, Çocuk
- Kalkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, İnkişaf Etmek
- Takılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek
- Soysuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cibilliyetsiz, Alçak, Asılsız, Nesilsiz, Pespaye, Dejenere, Ahlaksız
- Muayyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirli, Belli, Kararlaştırılmış
- Karakol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Devriye
- Tazammun Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek
- Gıyaben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkasından, Uzaktan, Yokken, Ardelek, Görmeden
- Tashih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Doğrultma
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- Yazı Tahtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta
- Fake kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feyk, Gastan
- Gür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Feyyaz
- Halayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Köle, Cariye
- Mümkünlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanak
- İzafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı, Mal Etme, Bağlama
- Aidatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Peyda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Açık
- Bedbaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutsuz, Talihsiz, Bahtsız, Bahtı Kara, Zavallı
- Cidal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Savaşma, Cenk, Çekişme, Ağız Kavgası
- Anekdot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öykücük, Kısa Anlatı, Güldürücü Öykücük
- Kıvanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İftihar Etmek, Memnun Olmak
- Lanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Kötü, Kargış, Beddua, Kargıma, Berbat
- Şev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
- Asla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiçbir Zaman, Katiyen, Kesin Olarak, Hiçbir Biçimde, Kesinlikle
- Şahane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel, Fevkalade, Harikulade, Güzel
- Müşahhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somut
- Tahıldöven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düven
- Farazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varsayımsal
- Aylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Serseri, İşsiz, Boş Gezen
- Yaver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Emir subayı
- Pantolon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şalvar
- Hidayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru Yol
- Karalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsvedde
- Eğleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet
- Şehamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik
- Kraker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıtırdak
- Muti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
- Uzatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Dayamak, Germek, Göndermek, Oyalamak, Uzatmak, Vermek, Temdit Etmek
- Leffetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçine Sokmak, İliştirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü