Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kumpir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patates
- Celalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırçın
- Argo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yozdil
- Nakkaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezekçi
- Hulul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelme
- Kütüphane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitaplık, Kitap Sarayı, Kitap Evi
- Tezgâhtarlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Methetmek
- Şekva Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Kervankıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çulpan
- Camedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Valiz
- Şarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolum, Yükleme
- Sos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salça
- Agora kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan
- Sürek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam Eden; Sürü; Hızlı Süren, Hızlı Giden
- Ziyadesiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazlasıyla
- Kararlayarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlama
- Atom Çekirdeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek
- Ortaklaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikli, Kolektif, Müştereken, Birge, Birlikte
- Nezd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Kat
- Azrail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
- Şehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belde, Kent, Memleket, Büyük Kent, Şar
- Sessizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet, Sükût
- Aktarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, Nakil, Transfer
- Muharebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş, Cenk, Harp, Çatışma, Vuruşma
- Frape kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşrubat
- Müstenkif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser
- Kerhen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemeyerek, İğrenerek, Gönülsüz, Tiksinerek
- Ördek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enayi, Oturak
- Bertilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürümek, İncinmek, Morarmak
- Teokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerkçi
- Mevsuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sağlam
- Peygamberler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enbiya
- Pehpehlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pohpohlamak
- Ortaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştirak, Şeriklik, Şirket
- Cırmalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Savuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek, Geçiştirmek, Savmak, Atlatmak
- Kocamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak
- Pılı Pırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Eşya, Eşya
- Soylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil, Asaletli, Kerim, Necip, Kişizade, Asıllı, Kibar
- İnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim
- Bodrum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zirizemin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü