Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Sik, Çük, Pipi, Bülük
- Anımsatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
- Pürist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özleştirmen
- Kültürel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medeni
- Amortisör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz
- Radikal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten, Köklü, Kesin, Köktenci
- Dışsatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
- Malulen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlıktan, Hastalıktan, Sökellikten
- Ağıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mersiye, Sagu
- Baldırı Çıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşsiz, Serseri, Şirret
- Sakinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet
- Sübyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuklar
- Yataklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerevet, Karyola
- Mezat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık Artırma
- Neve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torun
- Çapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Postacı
- Ünite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birim
- İstifham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soru
- Denetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
- Kâmil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Mükemmel, Olgun, Erişkin, Yetkin, Eksiksiz, Ağır Başlı
- Dazlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daz, Kabak
- Kesik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Uyum Sağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adapte Olmak
- İzolatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
- Minkab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgu
- Filtre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzgeç, Süzek
- Yatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evliya, Türbe, Dede
- Tedirgin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak
- Kurada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız
- Feminist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişilci, Hatuncu
- Karşılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durdurmak, Gitmek, Önlemek, Tekabül Etmek, İstikbal Etmek
- Görgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe, Terbiye, Adabımuaşeret
- Dövmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak
- Laf Cambazlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demagoji
- Servi Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servi
- Muhtıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anımsatma, Uyarma, Uyarı Yazısı, Andıç
- Ağrılı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımak
- Yanardağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Volkan
- Nicelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemiyet, Miktar, Oran, Rakam
- Kırınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
- Morfoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıbilim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü