Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yazgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kader, Alın Yazısı, Hayat, Takdir, Yazı
- Rikkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Yufkalık, Naziklik
- Galiba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal Ki, Olabilir Ki, Görünüşe Göre, Anlaşılan, Kuvvetle Sanılır Ki
- İmar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abadanlık, Abatlık, Bayındır, Bayındırlık
- Hırslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Fevri, Kızgın
- Türbülans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgaç
- Pena kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrap
- Senkronize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlı
- Narenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Turuncu
- Polip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahtapot
- Yağmur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmet, Bereket, Bolluk, Çokluk, Siper, Yağış
- Başarmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nail
- Çekyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe
- İnzibati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdari
- Oluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanal, Nav
- Cascavlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Saçsız, Örtüsüz, Hiç Tüyü Olmayan, Pek Soyulmuş; Çırılçıplak, Örtüsüz
- Kredisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtibarsız
- Asansör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürge
- Uzun Dişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Hırslı, Tamahkâr
- Tömsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışbükey
- Numaratör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayaç
- Beyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Kır
- Aktarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Aramak, Bellemek, Göçürmek, İletmek, Nakletmek, Tercüme Etmek, Transfer Etmek
- Akur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuduz
- Cünüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet, Taharetsiz
- Satirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergisel
- İndividüalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bireyselci
- Nezaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetme, Gözaltı, Bakanlık, Kontrol, Murakabe, Bakma, Görü, Manzara
- Asa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek, Baston, Sopa
- Muhayyile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlem, İmgelem
- Umu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İstek, Umut
- Sapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Kıvırmak
- Âcizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceriksizlik, Güçsüzlük
- Patadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Kelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Foya
- Beletçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletken, Kondüktör
- Hesapsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayımsız, Ölçüsüz, Müsrif, Savruk
- Dışarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşra
- Eşey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
- Küçümencik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük, Küçük
- Cendere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pres, Basınç Makinesi; Dar Dere, Boğaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü