Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Laiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgenlik
- Terane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Makam, Nağme
- Maşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alet
- Eğretileme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstiare
- Yakışık Almamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Olmamak, Uygun Düşmemek
- Diktatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurgan, Zorba, Tiran
- Donatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teçhiz
- Anahtarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çilingir
- Yer Kabuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryüzü
- Yenilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Mağlup Olmak
- Hukuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak
- Sepici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabak
- Esenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selamlamak, Veda Etmek
- Şamatacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültücü, Patırtıcı
- İştahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
- Burjuvazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentsoyluluk
- Çözünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Erimek
- Üstlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt
- Boz Renk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gri
- Heccav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergici
- Boğuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak
- Meteliksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
- Kamp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşerge
- Asitane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstanbul
- Cemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dernek, Düğün, Sosyete, Topluluk, Toplum, Kurum
- Radyasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıma, Işınım
- Haberdarlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
- İyonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükünsel
- Issızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet
- Dü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İki
- Kareli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damalı, Damalı, Satrançlı
- Kof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz, İçi Boş, Mazmunsuz, Bilgisiz, Yetkisiz, Güçsüz, Dermansız
- Münazara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma, Aytışma
- İhtimam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hizmet, Özen, Özenme, Dikkatli Davranma, İtina
- Faksimile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş basım, Tıpkıbasım
- Çarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çene
- Günindi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı, Garp
- Rabıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bağlama, Bent
- Dokunan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık
- Banliyö kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Dolay, Yörekent
- Saffet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arılık, Temizlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü