Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Direk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazık, Sütun
- Tellak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berber
- Susamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Millet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Herkes, Kavim, Ulus
- Redaktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmen
- Nadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil, Kaba, Kötü, Görgüsüz, Nobran
- Belirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Tebarüz Ettirmek, Tasrih Etmek, Açıklamak, Göstermek, Kaydetmek, Kesmek
- Kronoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürevbilim
- Beleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Ücretsiz, Karşılıksız Olarak, Emeksiz, Parasız, Havayi, Müft, Müfte, Pulsuz
- Feda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözden Çıkarmak, Harcamak, Kıymak, Satmak
- Kazanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkmak, Galip Gelmek, Yenmek
- İstinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesnet, Dayanma, Yaslanma
- Kurulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Ödenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
- Direktif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönerge, Talimat
- Çıtır Çıtır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek
- Derya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz
- Nitelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakterize Etmek, Tavsif Etmek, Vasıflandırmak
- Kitabevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Çok Lazımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elzem
- Hırslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Fevri, Kızgın
- Kerh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme; İstemeyerek, Zorla
- Temel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Çizgi, Esas, Gerçek, Kök, Omurga, Özül, Taban, Üs, Zemin, Başlıca, Baz
- Üçüncül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sülasi
- Müziç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı
- Çalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atmak, Benzemek, Biçmek, Çarpmak, Çelmek, Çırpmak, Götürmek, Kaldırmak, Oğurlamak, Süpürmek, Temizlemek, Tırtıklamak, Vurmak
- Mahvetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Heba Etmek, Kavurmak, Yakmak, Yemek, Yok Etmek, Tozmak
- Sıyanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruma
- Boca Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak, Dökmek
- Valiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Camedan
- Bestekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besteci, Ezgici, Kompozitör
- Part Time kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarımgün
- Kelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Ayakkabı
- Dokümantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeleme
- Aşna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaş
- İktisatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomist
- Beliğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belagatli
- Derlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Düzenlemek, Biriktirmek, Dermek, Tedvin Etmek
- Alım Satım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Koridor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Dehliz, Gezinti, Beçenek, Dar Geçit, Geçenek
- Farklandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temyiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü