Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ziyaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Uğramak
- Gözü Tok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokgözlü
- Külhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennemlik
- Yetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babasız, Öksüz
- Kapitalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anamalcılık
- Kuvve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Niyet
- Mahsuldarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Randıman, Verim
- Okur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kari
- Köpürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
- Boşlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal, Bırakmak, Sermek
- Damla Taş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıt
- Oldubitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki, Olupbitti, Olut
- Kari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuyucu, Okur
- Katalog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizit, Fihrist, Yayınevi
- Kundaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Harlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan
- Tas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çanak
- Kanal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Arna, Su Yolu, Hat
- Avratağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıbık
- Kalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Kalmış, Noksan
- Delege kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murahhas, Elçi, Nümayende
- Hint Kozu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindistan Cevizi
- Yaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan
- Kokoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
- Maskelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Bilir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Agâh
- Zarafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Nezaket, Zariflik, Güzellik
- Melik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Hükümdar, Padişah, Kral
- Himayecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltimas
- Mazeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahane, Özür, Gerekçe, Zorluk
- Tavlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Halis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Katışıksız, Arı, Saf, Katkısız, Süzün
- Kifayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, İktidar, Liyakat, Yetme, Kafi Gelme
- Pir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, İyice, İhtiyar, Koca, Adamakıllı,
- Kaynana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayınvalide
- Gezgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyyah
- Kerahet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrençlik
- Epigrafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıtbilim
- Düşünme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatır, Tefekkür
- Birebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Akarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Akarsu, Kemik Veremi, Kaplıca, Fistül, Sürekli İşleyen Çıban
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü