Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ahadet Parma ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Zorlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cebir
- Gittikçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedricen
- Yavuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
- Öncecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnisiyatif
- Atasözü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darbımesel, Sav
- Malumat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Veri, Sorak
- Lügat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlük, Kamus, Kelime, Söz, Sözcük, Sözlük
- Kendilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik
- Fraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
- Yön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihet, Cephe, Husus, İstikamet, Semt, Taraf, Veçhe, Yan
- Yadsılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumsuz, Menfi, Salibe
- Gergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Sinirli
- Cumhurbaşkanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reisicumhur
- Ağız Tadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, İyi Geçinme, Kemaliafiyet
- Türbülans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgaç
- Şakımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötmek, Söylemek
- Jeneratör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üreteç
- Düzensizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtilal
- Norma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kota
- Nezaretçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimci
- Abırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayalı, Hürmetli, İsmetli, İtibarlı, Münasip, Namuslu, Nüfuzlu, Selikalı, Utangaç, Yakşı
- Alaylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Müstehzi
- Sunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
- Bütünleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkmal, Tamamlama
- Yoldan Sapma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalalet
- Gösterişsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
- Boks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumruk Oyunu
- Üstelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek, Direnmek, Katılmak, Zorlamak, Bekinmek, Israr Etmek
- Koloni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürge, Müstemleke, Topluluk
- Uçantop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Voleybol
- Pusat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Silah
- Biilaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
- Ajan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Casus, Çaşıt, Temsilci
- Salıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
- Rahat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek
- Kovan Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Oğul Otu
- Sevdalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Vurgun
- Zıpır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Delişmen, Kaçık, Hoyrat
- Susak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak, Susamış
- Başnazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü