Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
damak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Takdiriilahî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı
- Mıhlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakmak
- Hatırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygın
- Pazartesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşembe
- Malulen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlıktan, Hastalıktan, Sökellikten
- Sezdirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissettirmek
- Bağışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muafiyet
- Başıboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Hür, Kayıtsız, Avare
- Parçalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölme
- Tıklatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkıldatmak
- İtiraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Söyleme, Bildirme
- Tekrarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yinelemek, Tekrar Etmek
- İnzimam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Üstelemek
- Format kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Boyut
- Uçurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koparmak, Savurmak
- İtdirseği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arpacık
- Değmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
- Darmadağın Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezimet
- Bakımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çorak, Külüstür
- Conta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtaç
- Ödün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat
- Giymek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Kullanmak, Taşımak
- Müjdeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muştulu
- Biber Dolması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolma
- Nahak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Gereksiz
- Geriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lağım
- Kestirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kese
- Vale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Oğlan
- Çokça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla
- Gariban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Garip, Kimsesiz, Zavallı
- Telâş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Kargaşa, Kaygı, Sıkıntı, Tasa, İvecenlik
- Nanay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok
- Hastalanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta
- Varol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Teskin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırma, Dindirme
- Taydaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akran
- Tehcir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Göçürme
- Apotr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Evlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdivaç
- Süsmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tos Vurmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü