Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ingene ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Teleoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erekbilim
- Şamatacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültücü, Patırtıcı
- Mevkute kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik
- Onarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamirat, Tamir, Restore Etme
- İncimiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın
- Rabıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağ, Bağlantı, Düzen, İlgi, İlişki, Komünikasyon, Sıra, Ulaşım, Tutarlık
- Terkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadak
- Nöbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defa, İş, Kez, Sıra, Keşik, Kezik, Gezek, Yüksek Ateş
- Giymek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Kullanmak, Taşımak
- Maksimum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çat, Azami
- Mürettip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
- Boran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtına
- Filinta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı
- Tanıtlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat
- Koçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı
- Oflaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefis, Enfes, Fevkalâde, Güzel, İyi, Mükemmel, Güzel
- Yapay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapmacık
- Şema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil
- Ziyadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziyalı
- Suizan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku
- Girev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet, İpotek, Rehine
- Nakıs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksi, Eksik, Noksan
- Edepsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirret, Terbiyesiz, Sıkılmaz, Ahlaksız, Densiz
- Halaskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velinimet
- Kovlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Kötülemek
- İtinalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli
- İtlaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Yok Etmek
- Kurumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Cılızlaşmak, Sertleşmek
- Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe
- İfrite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadaloz
- İmtihan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Sınamak
- Konukçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Mihmandar
- Bunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçümsemek
- Diri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Sağ, Güçlü, Zinde
- Haleldar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Bozulmuş
- Rezil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Aşağılık, Kepaze, Rüsva, Adi
- İdare Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kurtarmak, Örtbas Etmek, Yetişmek, Yetmek, Yönetmek
- Ergonomik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, İşbilimsel, Elverişli, Kullanışlı
- Şarkiyatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilimci
- Endeks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, Gösterge
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü