Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
stelik ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- O Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öte
- Zaruret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluluk, Sıkıntı, İhtiyaç, İcap, Yoksulluk
- Cücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Tomurcuk, Civciv
- Arıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzülmek
- Fanatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Aşırı Düşkün, Tutkuyla Bağlı
- Şahsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel, Kişisel, Kişilik
- Kapkaççı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelade, Üstünkörü
- Sağlamlaştırılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhkem
- Valiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Camedan
- Difüzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayım
- Uyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye
- Gaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pot, Yersiz Hareket, Yersiz İş, Falso
- Serdabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanduka
- Pünez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Raptiye
- Şembe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cumartesi
- Benzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Dövmek
- Kıymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğramak, Esirgememek, Zulmetmek
- Müteakiben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardından, Sonra, Arkadan
- Serbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkusuz
- Tenakus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azalma
- Eğilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelme, Heves, Meyil, Nabız, Temayül
- Soğukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargınlık, Meşrubat, Soğuk, İlgisizlik, Antipati
- Bağlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntisap
- Sanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zan
- Büyükelçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefir, Elçi, Sefiri Kebir
- İşteş Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşteş
- Önyargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm (önyargı >> doğrusu >> ön yargı)
- Bunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım, Sıkıntı
- Kadın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Hatun, Hatun Kişi, Zen, Ayal, Karı, Eş, Avrat, Dişi, Hanım
- Eften Püften kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız, Derme Çatma, Çürük, Değersiz
- Valide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anne
- Gayzlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Rafineri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtımlık
- İnamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalleş
- İşlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Etkilemek, Geçmek, Gitmek, Nakışlamak, Yürümek
- Gardiyanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolculuk
- Mide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kursak, Aşkazan, İç, İşkembe, Karın, Yürek
- İktisap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanım, Edinim
- Nümayende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege, Temsilci
- Çekingen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürkek, Utangaç, İçine Kapanık, Pasif, Tor, Sıkılgan, Muhteriz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü