Metre Kareye Altı Bin Mermi
Bir metre kareye altı bin mermi
Çanakkale Olmak böyle bedel mi?
Üç bin mermiyle zırh giymiş her beden
Türklük ve Müslümanlık tek bir neden.
Gökten, yerden, dört yandan bir afat
Savaş yeri değil sanki Arafat.
Yedi ülke düşman, Mehmet bir ülke
Dünyaya yeter Mehmet teki ilke&
Yürekler bir top, bakışlar süngü
Düşmanın kudret, kısır bir döngü
Alçak gibi, kalleş gibi geldiler
İnsanlığı, mertliği öğrendiler&
Çanakkale sen Uhut'sun, Bedir'sin.
İstanbul için tarihi kilitsin.
İstanbul yönünde Çan'ın ibresi
Ne müthiştir Muhammed'in hadisi..
Farklı yerden gelmiş her birisi
Kimi efendi, kimi sömürgesi.
Kol yerinden, baş gövdeden kopacak
Taşı sıksan su değil, kan akacak.
Bekir Çavuş, Bekir Çavuş olacak
Gözcü Baba'ya top mermi yığacak.
Şahadet şerbeti tasla içilmez&.
Çanakkale asla,asla geçilmez..
Orhan AFACAN
Metre Kareye Altı Bin Mermi Çanakkale Zaferi Şiirleri Orhan Afacan eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler bilgilendirici şiirler dersimiz.com şiirleri öğrenci şiirleri amatör seçme şiirler şiir okul şiir sitesi
ORHAN AFACAN
O Bir Zaferdi
Bu diyarin suyu pak,ekmeği pak,kalbi pak
Çanakkale geçilmez yanımızdadır ol Hakk
Canımızı veririz, toprağımızı vermeyiz.
Burası sonsuza dek bizim olacak,mutlak
Türk milleti azizdir,güçlüdür, bir bütündür
Orda bir destan yazdık bu bizim ünümüzdür
Elimizde top yoktu tüfek yoktu er yoktu
Bizim tek varlığımız o pak imanımızdır
Yenilmedik ve hatta yenilmek ne bilmeyiz
Bizi zincire vursan yine emrin etmeyiz
Onurumuz bilinki herşeyimizdir bizim
Çanakkaleyi geçmek mi? size zırnık vermeyiz
yasin yildirim
O Bir Zaferdi şiiri Çanakkale Zaferi şiirleri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri amatör kısa şiirler
yasin yildirim
O Büyük Savaş
işte başladı o büyük savaş
durmadan yılmadan bu vatan için
o savaşa girdiler
o kadar çabalarının sonucunuda aldılar
çanakkalede yaptılar savaşı
çabalarının sonucu işte bu vatan
binlerce şehit binlerce mehmetçik
arkalarında bekleyenleri bırakıp savaştılar bu vatan için.
Kadriyenur Gümüş O Büyük Savaş şiiri Çanakkale savaşları şiiri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler bilgilendirici şiirler dersimiz.com şiirleri öğrenci şiirleri amatör seçme şiirler şiir okul şiir sitesi
kadriyenur gümüş
On Sekiz Mart Çanakkale Destanı
Firuze iki derya kuşanır Gelibolu,
Yarımada kıbleden yaslanıyor şimale.
Toprağı Rumeli'dir, havası Anadolu,
Yadigâr bu vatana rengi kanayan lâle!
Cennet'i anımsatan büyülü yarımada
Sükûtuma da sebep, tüten efkârıma da...
Seddülbahir'le başlar nihayeti Bolayır,
Safir kesilmiş suya zümrüt yansıyan bayır.
Kudret kalemi ancak çizerek dört kesmini
Yeryüzüne düşürür derya fonlu resmini.
Çevir yüzünü gitsin, kibri ahkâm kesenden;
Bu El-Kaviyy mührünü sökemez beşer senden.
Efsunkâr Şimal Tacı yedi yıldızlı hale
Yalnız senin başına yakışır Çanakkale.
İlahî bir lütuftur Çanakkale Boğazı,
Mavi senin tülünde ne efsunkâr mavidir.
Sanki ipek gergefte sülüs ve celî yazı
Akışı şiir gibi... Kalemi semavîdir!
Ege'yle Marmara'nın gökyâkutlu visali
Hayallere sığmaz ki; düşte düşün misali!
Amber buğulu Asya koparken Avrupa'dan,
Suyuna miski katıp dökmüş altın kupadan.
Mağribi güneşlerde tüllenen Marmara'yı
Süzerken yanan gözler nasıl seçsin karayı!
İbrişim sırmalanıp atlas kuşanan beden
Göze nasıl görünür acaba gök kubbeden?
İki derya coşkusu sığmaz hiçbir risale
Cebelitarık seni kıskanır Çanakkale!...
Beş bin yıllık tarihî antik kent Çanakkale
Savaş ve afetlerle yıkılsa da doğrulmuş.
Asırlarca ışığı sönmeyen bu meşale
İlim irfan yuvası kültür ile yoğrulmuş.
Karasi Beyliği'nden sancaksın Osmanlı'ya,
Senin yazdığın tarih bu kadar mı şanlı ya!...
Kilitbahir karşında şeklen yoncaya benzer,
Suya aksi düşmesin gülden goncaya benzer.
Var mı Kumkale gibi düşlerin en ırağı?
Ege'den meltem alan Asya'nın son toprağı.
Tarihî mirasından gönüllere kayan sır
Eceabat ufkunda denize başka yansır!
Yazılsa kâğıt yetmez; şiir akar makale,
Kalemleri tüketen şehrengiz Çanakkale.
Sömürgeci ve zalim itilaf devletleri,
Dört kıtanın ifriti yamyamıyla beraber;
İstanbul hayaline kesmişler biletleri,
Mücadeleden yılmaz aslanlardan bîhaber!
And içmişler birlikte Fransız İngiliz'i
Nâmert elle, Cennet'ten koparmaya filizi!
Avustralya, Senegal, Cezayir ve Kanada
Gözlerini karartmış güç yetilmez inada.
İngiliz'i anladık... istiladır emeli,
Peki ya şu Zenci'ye, Hindu'ya ne demeli?
Sökülmek isteniyor ki evlad-ı fatihan;
Avuç içi karaya yüklenmiş bütün cihan!
Melekler diyarında bu iş gelmez ihmale,
Şeytan'a geçit vermez şahlanır Çanakkale!
Yıl, bin dokuz yüz on beş: On sekiz mart zaferi!
Çanakkale Boğazı Sırat Köprüsü'nden dar,
Aslan kesildi o gün her Osmanlı neferi,
Kumkale tarafından Seddülbahir'e kadar!
Kilitbahir neresi. Yeni Zelanda nere?...
Düşman boğaz sanıyor... Çelik kollu cendere!
Zırhlı gemiler gelmiş dünyanın bir ucundan.
Kartal pençeyle kaptı deryanın avucundan!
Hangi tarih yâd etmez O vefakâr Nusrat'ı
Döşediği mayınlar aratmadı Sırat'ı!
Yarım Dünya geçiyor, Seyit Onbaşı davran
Kaldır top mermisini tarihe yazsın Havran!
Cennetin bu köşesi nasıl uğrar işgale?
Sükût ikrar dilidir, haykırsın Çanakkale!
Takdir-i İlahidir meleklerin yardımı,
Komutanı Cebrail, bütün ordusu melek...
Gemiler zırhlı diye İstanbul'a vardı mı?
Burası Çanakkale, tufan koparan felek!
Vurulan Kara Belâ yan yattı tabak gibi
Üç dakika içinde mekanı deniz dibi...
Yarım Dünya diyorsan kaderi ondan farksız,
Zırhından yara almış; dümeni kırık, çarksız.
Dokuz savaş gemisi su içinde kavruldu,
Mayın ve obüslerle kaderine savruldu.
İfritlere acımaz yol vermiyor Cebrail,
Yerden fışkıran derya göklere oldu nail.
Düşmanları boğazda kahreden bu şelale,
Nuh Nebi'den sonraki tufandır Çanakkale!
Seddülbahir benzeri sarsıldı Anzak Koyu
Sanki Kıyamet sesi, Sûr üflüyor İsrafil!
Conkbayırı ve Kirte yazılmaz ömür boyu,
Yer ve gökle beraber denizi sarmış gafil.
Mermi mermiyi vurdu, süngü süngüyü yardı;
Toprak yamyam kaynıyor kesilmez oldu ardı.
Adım atacak yer yok Hindu ve Berberi'den,
Anzak'la Kanada'lı koşturuyor geriden.
İngiliz başı çekmiş Fransız'la yarışta
Toprak kızıla dönmüş gördüğün her karışta!
İnsanlığın utancı bitmez görünen bu şer
Kıyameti kopmadan sanki kurulmuş Mahşer!
Dabbe'tül Arz çağrısı gibi gelir Deccâl'e;
Mehdi ve îman sende, vur gitsin Çanakkale!
Gül kokulu diyardır şehitlerin mekânı
Şehidim, meleklerden müjdelendi hediyen.
Ecrini sunmak ister var mı bunun imkânı
Vatan, şehitlerine minnettar ebediyen!
Gök kuşağı nakşolsa makberin kemerine,
Bahreynî inci mercan işlense mermerine,
Sandukası arusek örtüsü sim işinden,
Zemini yâkut olsa kubbesi fil dişinden:
Şehadeti Tevhid'le tattığı andan beri
Firdevs müjdesi alan ne yapsın ki makberi?
Şehide, Medine'nin münevver bucağından
İki Cihan Güneşi yer vermiş kucağından!
Rahat uyusun diye uğramasın ihmale,
Gül-i Rana kokusu başkadır Çanakkale
Şükranla okunsa da şehitlerin destanı
Kan sızan hecelere kalem nasıl dokunsun?
Fatiha'yla duayla ruhların serbest anı
Sana ithaf edilip kaç bin kere okunsun?
Şehadete ererken duyduğun kutlu sesi
Alnına nurla yazdı meleklerin busesi!
Ey şehit, bilinir ki: Ölümsüzsün, dirisin,
Hakk'ın, Cennet müjdeli kullarından birisin!
Kanınla suladığın yere toprak denir mi?
Mirasın korunmadan hakkın hiç ödenir mi?
Vatanın şükranıyken utancı oldu harbin
Şehit sayısına bak: İki yüz elli üç bin!
İçli dualar ile kayıt düştü icmale
Her sayfası yakıcı bir ağıt Çanakkale!
Tarihe ebediyen vurulan altın mühür,
Sökülmeyen perçindir şüheda tılsımından.
Ey şehit, yerin Firdevs meleklerden tezahür
Tescil edilmiştir ki Cennet'in üst kısmından!
Öyle kutlu zafer ki düşündükçe vecd eden,
Melekler secde eder alnı kalkmaz secdeden!
Rengi kanayan lâlem şühedanla bakîdir,
Yazdığın eşsiz destan... Gerisi afakîdir!
İhtirasın esiri yedi düvelden düşman,
Gelibolu'ya ayak bastığına bin pişman!
Mücevheri bilmeden çakıl sanmıştır zahir;
Bastığı toprak değil, cevahirdir cevahir!
Hilâl gökte tutkuyla gülümserken Zühal'e,
Kıyamet kopana dek varılan son merhale:
Böyle destan bir daha yazılmaz Çanakkale!...
İrfan Yılmaz
On Sekiz Mart Çanakkale Destanı çocuk şiirleri okul eğitici bilgilendirici konulu şiirler öğretici amatör şiir şiirlerimiz öğrenci belirli gün ve haftalar
Dr. İrfan Yılmaz. TEKİRDAĞ
Onbeşliler!
Dünyaya sen gösterdin nasıl korunur vatan!
İmanlı göğüslerle; çelikten daha sağlam
Aşılmaz bir duvarı nasıl örermiş insan!
Bu cennet vatan için nasıl verilirmiş can!
*
Dünyaya sen gösterdin şehit olmak ne demek!
Yâr'e candan bir buse verir gibi can vermek!
Canını versen bile hiç ölmemek ne demek!
'Ölümlerden öteye ölmeye koşan Mehmet! '
*
Dünyaya sen öğrettin, Mehmet demek ne demek!
Komutanın emrine nasıl uyar bir Mehmet!
Kıpkızıl akşamların o ölüm sağnağında
'Ölümlerden öteye nasıl uçar bir Mehmet! '
...
Yıl 1915' ti...
Bademler açmaktaydı...
Zaman Boğaz'da durmuş, Mehmet'e bakmaktaydı!
Vatan için Mehmet'e onur veren o ölüm
Emperyal gemilerden o yıl sırıtmaktaydı
*
Kırkında..otuzunda..onbeşinde gençtiler.
Emperyal orduları kovmaya gelmiştiler.
Kimi muvazzaf asker, kimi gönüllü bir er
Bir öğretmen...öğrenci...ya da bir rençberdiler.
Düşmanı durdurmaya birlikte and içtiler!
*
Zamanı deler gibi düştü gökten mermiler
Sanki kıyamet idi, ölüm kustu gemiler!
Kırlarda bahar söndü! İnsanlık burda öldü!
Boğaz'ın sularına pis salyalar döküldü!
*
Kudurmuş kurtlar gibi saldırdılar bir anda
0 gümüşi sahili kirlettiler kanlarla
Bu bir savaş değildi, vallahi bir soykırım.
Yılar mı Mehmetçik'im, haykırdı: 'Hücum! Hücüm! '
*
'Allah, Allah! ' sesiyle inledi yerler gökler!
Boğaz'da matem vardı, ölüm kusarken günler!
Hangi düşman dayanır imanlı göğüslere
Mehmetçik'in önünde dümdüz oldu tepeler!
*
Bir kere sarsılmadan atıldılar ileri
Düşmanın üzerine göz kırpmadan gittiler.
Şaşırdı kaldı düşman! ..Açıldı gözbebekler!
Dere-tepeyi aşıp, uçarken Mehmetçik'ler!
*
Bu ne harb idi ya Râb! Bu nasıl bir harb idi!
Çarığı- çapasıyla Mehmet şahlanmaktaydı!
Vatana, ekmeğine göz diken düşmanını
Denize dökmek için kanatsız uçmaktaydı!
*
Ceplerinde ya mektup, ya da bir mendil vardı.
Burada mağlup olmak onlar için bir ar'dı!
Ya şehit olacağız, ya gazi demiştiler
Alay alay gelmişler bir avuç dönmüştüler!
*
İmanlı göğüslerle tarihe yön verdiler
İşte bu Mehmetlere 'ONBEŞLİLER' dediler!
Vatan nasıl korunur gösterdin be Mehmet'im!
Mertliğini sunarken bir gül gibi dünyaya!
Yarım kalan işleri bırakıp torunlara
Ebedi bir yaşama kanatlandın Mehmet'im!
..............*.......
30.mart.2019/cumartesi
Ali Koç Elegeçmez
Onbeşliler! eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Ali Koç Elegeçmez
Ali Koç Elegeçmez
Övün Çanakkalem
Yıl 1915,
18'indeyiz Mart'ın
Kendine gel biraz
Çanakkalem, övün övün!
Ne topun yıldırır,
Ne kurşunun.
Başladı savaşımız,
Övün Çanakkalem övün!
Vatan için ,
Şehit olmak ,
Ne güzel bir duygu.
Övün Çanakkalem övün!
9 ocak 1916 tarihinde,
Donanmalar ülkeyi terk etti,
Bayram bizim bayramımız.
Övün Çanakkalem övün!
Övün Çanakkalem şiiri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri amatör kısa şiirler
SUDENAZ İNAN
Övün Ey Çanakkale
Övün ey Çanakkale, cihan durdukça övün!
Ömründe göstermedin bin düşmana bir gün.
Sen bir büyük milletin savaşa girdiği gün,
Başına yüz milletin birden üştüğü yersin!
Övün ey Çanakkale, cihan durdukça övün!
Ömründe göstermedin bin düşmana bir gün.
Sen bir büyük milletin savaşa girdiği gün,
Başına yüz milletin birden üştüğü yersin!
Nice tüysüz yiğitler yılmadı cenk devinden,
Koştu senin koynundan çıkar çıkmaz evinden.
Sen onların açtığı bayrağın alevinden,
Kaç bayrağın tutuşup yere düştüğü yersin!
Toprağından fazladır sende yatan adamlar,
Irmağın kanla çağlar, yağmurun kanla damlar.
O cenkten armağandır sana kızıl akşamlar,
Sen silahın inançla son sövüştüğü yersin!
Toprağından fazladır sende yatan adamlar,
Irmağın kanla çağlar, yağmurun kanla damlar.
O cenkten armağandır sana kızıl akşamlar,
Sen silahın inançla son sövüştüğü yersin!
FARUK NAFİZ ÇAMLIBEL
Çanakkale şiiri Çanakkale Zaferi şiirleri Övün Ey Çanakkale eğitici şiirler okul şiirleri çocuk şiirleri öğrenci şiirleri öğretici şiirler Ecenaz Dost
Ecenaz Dost
Sanma Çanakkale Geçilir
Aziz şehitlerimize
ruhunuz şad olsun
Dayandı yurduma düşman Çanakkale'den bir heves
Yetişti nefes nefese dört bir yandan genç yaşlı herkes
Oldu birden düşmana Çanakkale ateşten bir kafes
Alınamaz bu vatan çıkmadan üstündeki son nefes
Tarihimde yok boyun eğmek paha biçemem hürriyete
Kazırım kahramanlıklarımı birer birer düşmanın belleğine
Yaşayamam göğsümde düşman nefesi ensemde gölgesiyle
Gömerim onu tarihin derinliklerine bütün kötülükleriyle
Unutma bu vatanın şanlı bir tarihi var
Sanma cephedekilerin kötü bir talihi var
Bu vatan evladının imanı var merhameti var sabrı var
Lâkin sanma satılacak bir karış toprağı var
Nice talebeler bırakıp gitti kâğıdı kalemi
Tüfek bile nasıl tutulur bilmezdi elleri
Ay ışığında yaptılar ilk ve son talimlerini
Yeter ki değmesin gözlerine namerdin gözleri
Mermiler ıslık çalar durmadan baş üstünde
Düşmanın niyeti koymamak taşı taş üstünde
Nerden bilsin bu vatanda namus bayrak taşınır baş üstünde
Öğrendi Çanakkale'de kalmayınca başı gövdesinin üstünde
Düştü neferleri Allah Allah derken bir bir üzerine
Vatan toprağı bu ana gibi kucaklayıp çekti sineye
Hele bir dokun anlatsın sana neler olup bitti üzerinde
Değerine değerler kattı vatan toprağı Çanakkale'de
Nusrat dizdi mayınları ustaca boğaza ardı ardına
Bu ne iman bu ne yürek bu ne şevk Allah aşkına
Gözü dönmüş düşman döndü birer birer şaşkına
Şükürler olsun basamadı yurdumun saf toprağına
Gördükçe önünde şehadet şerbetini içen yüzlercesini
Duramaz yiğidim mevzisinde der sıra bana da gelmeli
Bundan başka yüce bir mertebe yok sonsuz şükretmeli
Dahası candan öte vatanıma hiç kimse göz dikmemeli
Düşman yaptı bir cahillik ödettik acı bedelini
Sahiplenmeye çalıştığı toprak örttü sahipsiz bedenini
Bayrağıma kan oldu atalarımın cana can katan azmi
İlelebet dalgalanacak bayrağımda verdiği son nefesi
Düşüp kalır sanma şehit kanını olduğu yerde
Süzülür düşer düşmez pak topraktan kavuşur cennete
Açar bütün kapılarını cennet buyur eder nazikçe
Burası senin ebedi yerin der ak ırmaklar gibi gönlünce
Özgürlük tohumudur bu toprağa verilen her şehit
Şehit ki bağrında kan yüzünde cennetten bir sevinç melekler şahit
Hâlâ gıpta eder dünya bu ne azim bu ne güç ey koca Seyit
Sakın üzülme sen yüreğimizdesin olmasan da bu uğurda şehit
Kıskanıyorum ceddim seni tam bir asırdan beri
Gün bugündür artık alın yüz yıl geriye götürün beni
Bırakın ben de göstereyim içimdeki tarifsiz irademi
Bırakın ben de siper edeyim bu topraktan dirilmiş bedenimi
Sanma her şey Çanakkale'de bitti ey ulu şehidim
Sen benim atam sen benim ışığım sen benim her şeyim
Eğer ki lâyık olamazsam akıttığın bir damla kana
Yaşamak haram olsun bana bu topraklarda kana kana
Aziz atam topla tüfekle değil aşkla parçalandı bedenin
Bütünleşti vatan toprağıyla yaşayacak sonsuza değin
Dolaşırken özgür ruhun durmadan sonsuzluk içinde
Nöbet tutar ölümsüz bedenin yekpare Çanakkale'de
Bir asır değil bin asır geçse de sönmez yürekler hep kor
Kimin böyle kahramanca yazılmış bir destanı var git sor
Cümle âlem görsün işte dizilmiş tarihi anıtlar boy boy
Selamlamadan geçme bak sıralanmış kahramanlar soy soy
Hayranlıkla bakar dünya yurdumun her karışına
Dayanamaz dikiliriz kem gözle bakanın karşısına
Göz koymadık kimsenin namusuna bayrağına toprağına
Her zaman yetiştik yetişeceğiz zorda kalanların imdadına
Hep barış isteriz barıştan yanadır bütün çabamız
Dostluğa kardeşliğe sevgiye açılır her kapımız
Ne namert ne hain ne de zalimdir adımız
Özgürlük ve bağımsızlık karakterimizdir taşırılmamalı sabrımız
Yüz yıl önce verdi Çanakkale'de en güzel cevabı yüce atalarımız
Ebediyen var olacak ebediyen hür kalacak bu cennet vatanımız
Ertuğrul TİRYAKİ
Sanma Çanakkale Geçilir Çanakkale Şiirleri Ertuğrul TİRYAKİ
Ertuğrul TİRYAKİ
Saros'dan Gelibolu'ya Bakarken
Ne zaman
Saros'dan baksam Gelibolu'ya
Gelincik gelincik tepeler görürüm.
Düşünürüm Çanakkale Savaşları'nı
Mehmetçik'imle övünürüm!
*
Ne zaman Saros'dan baksam;
güneşe, aya..
Mart ayında, nisanda, mayısta, ağustosta..
Kanlısırt'ta.. Kocaçimen'de.. Bombatepe'de...
Uçan şahinler görürüm!
Ve öğretmen Ethem'in armut ağacında,
gamlı bülbülleri dinlerim!
*
Binerim martıların kanatlarına
Gülle gibi ağır günlere giderim
Kumkale'de..Anafartalar'da.. Arıburnu'nda...
Siperlerde gülleler eritirim!
Yahya Çavuş olurum Seddülbahir'de
Bir avuç askerle üç alay düşmana direnirim..
Mustafa Kemal'le birlikte,
Conkbayırı'nda;
Bir ölür bin dirilirim!
*
Ne zaman Gelibolu'ya baksam
Saros Kıyıları'ndan;
Mecidiye'den..Erikli'den..Yayla'dan...
Tek tek koylarında gezerim Gelibolu'nun!
Kirte'de,Sığındere'de...Alçıtepe'de
Düşmanla göğüs göğüse cenk ederim!
Bir bakarım Mecidiye Tabyası'ndayım!
Edremitli onbaşı,
Seyit Mehmet'in yanındayım!
Kaldırıp kaldırıp dev gülleleri
Bouvet'i..Agemomnon'u vurmaktayım!
*
Ne zaman Saros'dan baksam Gelibolu'ya
Kanlısırt'ta Tekçam Tepesi'ndeyim!
Oturmuşum tek çamın altına
Memleket türküleri söylemekteyim!
*
İşte böyle! Her yaz ben,
Gümüş yaldızlı bu sahillerden
bakarken Gelibolu'ya
O destan günlerinde gezerim!
Ve ikiyüz ellibin şehidin kabirlerini okşarken
bronz tenli ellerim
"Dünya" denen bu bahçede
Tek tek çamların orman olduğu
savaşsız günleri özler
Katmer katmer gonca bir gül gibi
mavi denize bakan
çılgın gözlerim!
.....................*....................
30.mart.2019/cumartesi
Ali Koç Elegeçmez
Saros'dan Gelibolu'ya Bakarken eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Ali Koç Elegeçmez
Ali Koç Elegeçmez