Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İğrenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkrah
- Şekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Tarz, Tutum, Yol, Taslak
- İlhak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Katmak
- Bekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Israr Etmek, İnat Etmek, Direnmek
- Öğleyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günortada
- Meydana Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak, Olmak, Ortaya Çıkmak, Baş Vermek, Çıkmak
- Unutkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huşsuz
- Engelleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgal
- Sancımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Burulmak, Tutmak
- Direnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüslemek, Karşı Durmak, Üstelemek, Ayak Diremek, İnat Etmek, Israr Etmek, Taannüt Etmek
- İveğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
- Özdeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Bir Cür, Okşar
- Sütliman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin, Sakit, Gürültüsüz, Olaysız
- Yalvaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resul, Peygamber
- Şirretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik
- Ahlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Terbiye, Töre, Moral
- Okumamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil
- Tek Parça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yekpare
- Er Bezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haya, Yumurta
- İthalatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış alımcılık
- Payitaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Başşehir
- Nakısa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur
- Sakatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Memul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
- Dekont kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap Dökümü
- Yoksunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrumiyet
- Garnizon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay
- Umursamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Çökelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katık, Kesik, İkşimik; Çökel, Tortu
- Lütfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Söylemek, Vermek, İhsan Etmek, Bildirmek, İzin Vermek, Müsaade Etmek
- Tırtırkçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Eşey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
- Kliklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıklamak
- İmarsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırsız
- Kerte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece, Radde, Çentik, İz, Kerti
- Vira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasız
- Korse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lastik, Enli Kemer
- Kameriye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak
- Kaynaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme, Sıkı Fıkı Olma, Kıpırdanma, Hareketlilik
- Öneri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklif
- Kanaatlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktifa, Tatmin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü