Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İrtifa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükseklik, Yükselti
- Kervansaray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Han
- Şimdiye Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâlâ
- Barbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, Uygarlaşmamış, Kaba, Kırıcı, Acımasız
- Bastırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Biberon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütlük, Emzik
- Tokgözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Göçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
- Yengeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harçenk
- Sövüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfür
- Asrilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlık, Çağcıllık
- Önerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklif, Takrir
- Ağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiloca Fazla, Değerli, Güç, Yüklü, Yavaş, Yoğun, Ağırbaşlı, Alçak, Ciddi, Çetin, Dokunaklı, Gösterişli, Güç, Kırıcı, Korkulu, Oturaklı, Tehlikeli, Vahim, Veznin
- Deşifre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözülmüş, Açıklanmış
- Kılınış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluş, Vuku
- Aidat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödenti, Kesenek
- Tifüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Lekelihumma
- Denemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Sınamak, Tecrübe Etmek
- Softa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Yobaz
- Nazlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazik
- Yoksul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Çorak, Kembağal, Parasız, Sefil, Yetersiz
- Sezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezgi
- Biçimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı, Düzgün
- Ziyasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
- Biteviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Sürekli, Yeknesak, Boyuna, Aynı Biçimde
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Güçlükler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülat
- Sahiplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El, Mülkiyet
- Daylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Elverişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Müsait, Uygun, Yarar
- Günindi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı, Garp
- Lektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
- Amplifikatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç
- Tatil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlence, Ara, Dem Alış, Grev, İstirahat, Boşuklama, Kapama
- Buse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük, Öpüş, Öpme
- Buluğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Erinlik, Erin Olma, Baliğ Olma
- Em kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Merhem
- Erkete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikiz
- Glayöl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuzgunkılıcı
- Blucin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kot
- Cağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banyo
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü