Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
imdiye Kadar ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Azmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karar Vermek
- Pılı Pırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Eşya, Eşya
- Vaveyla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Hay Küy
- Erim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Menzil, Muştu, Beşaret
- Yağlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
- Denizçakısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
- Pozisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum
- Haşinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek, Kırıcılaşmak
- Farzımuhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olmayacak Şey Ama Tutalım Ki
- Aynasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Kötü, Ters
- Haysiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu, Kişilikli
- Sodyum Klorür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuz
- Menşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken, Sebep, Yetişek, Kök
- Temdit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma, Sürdürme; Sulandırma, Seyreltme
- Götürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımak, Nakletmek, Atmak, Çalmak, Dayanmak, İletmek, Katlanmak, Öldürmek, Sevk Etmek, Sökmek
- Kulumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Çıldırmak, Delirmek
- Küçük Çay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dere
- Zarfında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçinde
- Örgütlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil Etmek
- Takdim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunma, Sunuş, Tanıtma, Öneltme, Önceleme
- Meşveret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışım
- Etkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet, Müessiriyet
- Namlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Stajyerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişimcilik
- Yarıyıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömestr, Sömestri, Sömestir, Dönem, Sömestre
- Duyurmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
- İşar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme
- Emekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekaüt, Zor, Mütekait
- Zor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla
- Kodifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme
- İblis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeytan, Kötü, Düzenci
- Kameriye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak
- Hırpani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derbeder, Perişan, Süfli
- Kıskanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekememek, İmrenmek, Haset Etmek
- Şev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Meyilli, Eğik
- Kuzguni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara
- Kentçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Muharrer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazılı
- Bire Bir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tıpkı
- Tek Tük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Seyrek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü