Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Şans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Güman, İhtimal, Kısmet, Talih, Uğur, Yıldız, Felek
- Kısaltım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksir
- Alıntılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak
- Liste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizelge, Cetvel, Siyahe
- Kankurutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaniotu
- Tefsirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfessir, Yorumcu, Açıklamacı
- Olu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuku, Sayruret
- Metanet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanık, Dayanıklılık
- Zekâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Yürütme, Anlak, Dirayet, Zeyreklik, Feraset, Kafa
- Karşılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durdurmak, Gitmek, Önlemek, Tekabül Etmek, İstikbal Etmek
- Bezen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs
- Pişeğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
- Tecahül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmezlenme
- Bakraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kova
- Murakabe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetlemek
- Papak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Külah
- Fasarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Anlamsız
- Yetenekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahir
- Zarf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirteç, Kap, Kılıf, Sarma
- Münasebetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygısız, Aksi, Çirkin, Ters, Uygunsuz
- Mülazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğmen
- Kriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım
- Hazine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
- Uygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
- Sayfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konu, Sahife
- Not Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
- Tayyare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçak
- Yok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilakis, Değil, Yasak
- Baskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Kantar
- Kadimî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Sırsıklam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırılsıklam
- Ameli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edimsel, Uygulamalı, Pratik, Uygun, Kolay, Elverişli, Kestirme
- Görümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldız
- Elde Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkarmak, Sağlamak, Temin Etmek, Ulaşmak, Uydurmak
- Nazar Boncuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Boncuğu, Tek
- Soğukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargınlık, Meşrubat, Soğuk, İlgisizlik, Antipati
- Sakırga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kene
- Sövmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Küfretmek, Okumak, Yermek
- Zeval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme
- Değişmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karar
- Savul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destur, Varda, Çekil, Dokunmasın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü